3
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
632
Okunma
bu eski bir öykünün
göçük altında kalan
uçarı sabahlarına has
bir duygu
imkansıza bile imrenmek
her babayiğidin harcı değil
aşkla sınanmak
yada bir mucizeye inanmak
gülü seviliyorsa
dikenini de sevmek gerek
örneğin benim aşk saatlerinde
kirpiğimde hep hüzün hep acı
dudaklarımda diazem ilacı
dur durak bilmez çığlıklar
dans ederler adeta
sanki başımın tacı
bazen nasırlı tövbelerimi
şafak vakitlerine asarım
tutkuların terapisini
kaygılı yüzümde taşırım
ve derim ki
öfkelerin alevi nasılsa kendine
durmayın yakın beni
melankoli bedenimde ter niyetine
serkeş tutkular oluşsun aşk renginde
seranatları ise bıçak saatlerinde
bu yüzden beyaz yıldızlarla
mavi semah dönen kalbimi de
bir ağaç kovuğundaki
gelincik uykusunu da bilirim
ben bilirim bilmesine de
herkes bilsin
ne’me gerek
aşka da ekmek gibi
bir emek gerek
Müşteba Güneş
5.0
100% (2)