/Bir Eylül Gecesi/

Ey attığım her adımda ayaklarıma dolanan gece
Karanlığa çal beni
Ve ay ışığında sallanan perdemin hatrına
Soluksuz koşularla geçtiğim sokaklarda
Yürekliysen bul beni

Yudum yudum uykulara dalayım
Bir ben olayım bu koskoca diyarda
Sense ağustos böceklerine sor beni
Anlatsınlar yastıkların kapatamadıgı kulaklarımla
Onları sessizce dinleyişlerimi

Ve ey bahtım gece
Dervişlere filozoflara sor beni
Söylesinler buncadır ağır gelenin ne olduğunu
Söylesinler bu taşıdığım

Dert midir
Merhem mi?





/Bir Kasım Gecesi/

Kasımın soğuk yüzünde gecenin ikisinde
Bir müzik uyanıktı
Bir de
Israrla açık bıraktığım penceremdeki tül perde

Şimdi arka planda Mihriban çalıyor
Lambada titreyen alevde üşüyor
Ben de

Ve unutmadan
Görmeyince de seziliyor mihriban

Aşka hudut çizdikleri dünyada
Sen aşk diyince ötesini arama