0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
510
Okunma
buğday kokusundan ayrı buralara düşen
köy türkülerinden yoksun gününü geçiren
istanbul’u gözyaşlarıyla denizler eden
birine sarılmak isterseniz ben varım ben
çocuklarımın sesi baba diye çağırır
kalbim kurşun yarasından daha çok ağırır
yalnız fakiri gurbet eller yanına alır
çaresizlikler şu beni benden hep mi alır
bir matemin ayaz elleri üstümü örter
şu neşet ertaş’ı kimler benim kadar dinler
arkadaş ! kara bahtım benden daha çok inler
buralarda garibanın sözünü kim dinler
bir çiçek gibi solduğunda alnının teri
emek bileğini o zaman alırsın geri
dostum, bu kader ta hazreti adem’den beri
işte böyledir bizim gibilerin değeri
şu nankör dünya sevdiklerime bana mapus
kurbanın olam keder gözyaşı sen biraz sus
yoksulluk çöllerinde ben bir gariban yunus
senin de mutluluğunu söyler elbet fanus
| Servan Erdinç