Açelyalı balkonun eteğinde büyüyen
Yalnızlık eskisi bir sevmenin
Kötürüm olmuş ayaklarıyla
Ölçtü yarına kaç adım mesafede olduğunu
Bir dağ eğilmişken göğüne elini çabuk tutmalıydı
Tepelerin içinden geçerken sesi
Tez görmeliydi
Emri vaki sayılan dualarla işini

Bak aşk üşüyen saksılarda kaldı
Dışarısı zemheri kurulu
Sebatkar misafiri olmuş gibi
Komşu evlerin pencerelerinde aralanan
Soluk yangın ışıkları
Olmazsa susmaz kalbi
Olmazsa yaralı kalır dudaklarındaki tesbihatı
Haydi gürle ve çoğal güneşin sesine

Az geldi biliyorum her vuslatı
Her özlemi uzun boylu sessizliklerle mukayeseli
Ufka kerttiği kaçıncı bakışı bilinmez
Ama dingin ama sadakat mihmandarı olmalı
İçinde bir heyula gibi çoğalan aşk

Derisi kalın ve bir akbaba iştahlı
Her vuruşunda gagasını
Biraz daha semirilmiş oluyor
Palazlandıkça nefesi
Ne yol yoruyor adımlarını
Ne adımlarında eskiyor yol
İşte sevişmenin görgülü anlatımı