6
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
770
Okunma
I
gözlerin bir üretimin sancısı
doğumun doğusunu andıran
ve acıların ertesidir batısı
ve tekrar gözlerin olur ölümü andıran
sancısı doğumun
ellerine varamadan
kesilir birer birer
hayatla arandaki boğumun
sert bakıyor şimdi
doğa ayağa kalktı
kim kızdırdı ki
II
ellerin bir anneden çıkmış olmalı
bu sıcaklık yerin kaç kat altında var oluyor
sen yedi kat bir hamura dolandın
ve sıcaklığın kadar bu
kaç sessizlik derecesinde yandın
ellerin bu kadar sıcak
bu kış gününde bile
ve senin kutsallığı kadar kalbinin
senden çıkan sana tekrar doğacak
belki yarın belki yarından da sıcak
ellerin diyorum Brüka
uğruna kaç karanfil yanacak
III
bacaklarının bahsine girmeyeceğim o kadar
uzun uzadıya bir kara parçası
içinde büyük savaşlar
anneler,babalar,kızlar,oğlanlar
ve bir sokak satıcında kalan
minik eller,minik duygular
anne var mı bozuk paran
ya da kalan cebinde yıprananlar
uzun uzadıya bir çırpınış işte
yalanı olmayan tek yalancılar
IV
iki nehrin bir denizde buluşup
aklına girdiği nokta
bütün nefes alışların geçer
soluğunun durağı son
ince ince yemekler
kalın bir koku
geriye kalan aldığın son nefeste
ve elime bulaşan o narin doku
V
soyut bir çizgi
somut olan içinde
inanmam lazım görmem için
bir kırgın bir argın
akşam üstleri de yorgun
ağırlığı çeyrek kilo
boyutları on santimi geçmez
sağ kulakçık,sağ karıncık
senin içinde benim gibi
karmakarışık
ve kalp yorgunuyuz ikimizde
sevsek de sevmesek de
bedenlerimiz birbirine alışık
İzmir/Türkiye/Dünya/Güneş Sistemi/Samanyolu Galaksisi/Evren/Bedenin
ve geleceğim en son yer
yine yanındır senin
Birisi’
5.0
100% (9)