2
Yorum
14
Beğeni
5,0
Puan
1832
Okunma

Ekildiğinden beri gönlümün gül bahçesine
Uykularım bölük pörçük
Yamalı rüyalarımda taze ekmek kokusu tütüyor
Ki bütün rüyalarım şimdilerde aynı renkte
Gözlerime köz düşüren nağmeler
Ruhuma haz veren şiirler de aynı ahenkte
Bu kentin sokakları hep mi sana çıkar
Senle mi can bulur
Meydanlar, caddeler bütün şehirler
Bu neyin büyüsü
Sahi sihirbaz mısın
Şayet böyle gün gibi doğar mıydı
Aşkla tutuşan asil sevdalar
Bir sabah serinliğine denk getirip
Gelince toz duman dünyama
Küllenen ufkumun rengi değişti
Bıçak keser gibi kesildi sancılar
Silinip gitti tozu alınmış cam gibi
Ruhuma eza veren sarhoş anılar
Kalp şehrimin anahtarını alıp
Geçince gül kokulu sokağımızdan
Pencerelerimize heyecanlı bir güneş doğardı
Işığına yüz vermek için
Çekilirdi perdeler mütebessim
Yüreklerde, yüzlerde bin bir çiçek açardı
En çok ben sevinirdim
Bunu kesik kesik çıkan nefesimden bilirdim
Başım döner deniz huzuru gözlerine çivilenirdim
Gözlerin ki çocukluğumun bayram sabahı
Geçince göğsümüze basa basa
Kuş cıvıltısına hasret sokağımızdan
Ana dilimi unuttuğumu bilirim
Kuralsız cümleleri çam gibi devirdiğimi
Kalbimi ellerimde teşbihçe çevirdiğimi
Gül yüzüne kurulup
Hilal kaşlarına serildiğimi bilirim
Ve bilirim kainatın en şereflisi olarak yaratıldığını
Ki varlık aleminde tek varın nişanısın
Çıplak gözle görülen
Hak bir inançla sindirilen
Cümle mahlukatın sultanısın
İşte bu sebepten
Her geçtiğinde gönül evimden
Sana müştak bu biçarenin
Bağbanı olduğu gülistanda
Güller hep gülerek açardı
Bir gün kararırsa alem
Kayarsa bir bir yıldızlar üstümüzden
Boynumuz bükülmesin diye…
5.0
100% (11)