8
Yorum
32
Beğeni
5,0
Puan
3000
Okunma

bir perşembe evinden çıkarız
bir günü odalara bölerken
küçük adımları atarken
mürekkep karası parlak bir gecede,
bir perşembe evinin tam önünde...
pencereler gökyüzünü sıkıştırırken
bir mayıs
bir mayıs bozkırını
süt kuzularıyla süslerken
en zayıf kelimesinden kırılırken
bir şiir ikiye
örneğin,
“gelmeyin” derim üstüme
kanatları kopar gövdesinden bir kuş
delikanlı sesleri yakınlaştırarak
bir kuş açılır, mavileşir
uçmayı eksilir git gide
geriye kısalmış bir öykü kalır
var gücüyle...
öylece...
bir öykü
susmayı eksiltirken dudaklarında
delikanlı kadınlar
kalın bacaklı, sağlam adımlı
yeşil özgürlük bulaşmış avuçlarına
sırtlarında parçalanmış bir yugoslavya tarihi
kakülleri yuvarlak ve düzgün
ve kocaman gözleri
başka bir mutluluğu büyütüyorlar
başka toprak parçalarında
“soğuyan nar ağaçları”nın gölgeleri altında
bir perşembe evinin güneşi doğarken
var gücüyle
öylece...
bir mayıs
süt kuzularıyla süslerken
bir mayıs sabahını
“soğumuş nar ağaçlarını”
ve delikanlı kadınları
“gelmeyin” derim üstüme
örneğin,
kanatlarından koparılmış bir kuş
ağırlaşırken ansızın
düşmenin en yalın haliyle
bir iç savaş matematiğiyle
intiharın kıdemli sayılarından geriye
- elde var bir...
elde var bir!
ve bir de bir kadın
birde bir kadın incelir,
sıkışır,
en ince derisinden çatlarkan bir ilkbahar
var gücüyle
öylece...
5.0
100% (21)