1
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
784
Okunma

Cisminin değerini yitirmiş bir kişiden
Sesleniyorum size madam
Sol yanı ihlal edilmiş
Hayalleri istila edilmiş bir kişiden
İnsanlardan umut dilenen bir dilenciden
Sevgiden mahrum edilmiş bir yetimden
Kalbine hiçliği hapsetmiş
Bir sefilden bahsediyorum.
Yalnızlığını gölgesiyle paylaşan
Kendisini gecenin karanlığına karıştıran
Bir kişilikten bahsediyorum
Her sabah kendini mecnun sanarak uyanan
Leylasını insanların yitiklerinde toplayan
Yüksek binaların arasında
O mecnunun çölünü arayan
Bir insandan bahsediyorum
Sanki o çölü bulunca
Leylasının da onu bulacağınına inanan
Bir mezzupdan bahsediyorum.
Bir renk gibi değil
Siyah gibi eşsiz ve benzersiz
Üstünde yıldızların parladığı
Uçsuz bucaksız içinde
Zehiri saklayan siyahdan bahsediyorum
Gecenin zifirliğinde ışığı anlatan
Işığın içinde acıyı barındıran
Siyahdan bahsediyorum.
Aslında o siyahda maviydi bir zamanlar
Güneşin yokluğunu tadana kadar.
İçinde bulutlar taşırdı
Yağmurları sırtlanır
Yükseklerde taşırdı
Üstünde kuşaklar açılırdı
Nerde bir mutsuz görse
Canı acırdı, ağlardı
Dayanamayıp düşürdü sırtındaki yağmurları.
Kimse ziyan olmadı sanırım
Bir ben ıslandım
Bir ben boğuldum
O yağmurlarda.
Ve ben usandım
Hayatın çukurlarında.
İstila edilmiş hayallerimden başka
Buyrun bir koyu gölgem kaldı
Acizane bedenimin size yansıyan tarafı
Almak isterseniz alabilirsiniz
Ve dikkatli bakarsanız
İçindeki acıları anlayabilirsiniz
Siz madam
Boynu bükük lalelerin
Sesi kısık bülbüllerin
Kanadı kırık kırlangıçların
Hüznünü anlatabilir misiniz
Ve güneşin önünde
Özgürlüğümü vadedebilir misiniz bana.
Kanıma karışan bu zehri çıkarabilir
Tükenen umutlarımı avutabilir misiniz!