Ödünç alınan son kuruşla ödenen ilk kuruş arasında tabii muazzam bir fark vardır. goethe
Gülüm Çamlısoy
Gülüm Çamlısoy

MAVİ YAĞMURLAR...

Yorum

MAVİ YAĞMURLAR...

8

Yorum

5

Beğeni

0,0

Puan

984

Okunma

MAVİ YAĞMURLAR...

MAVİ YAĞMURLAR...



Külüstür çok külüstür bir manivela, çöküşün izini süren tabuların sığınağında bir kelam…

Destursuz geçer mi gün ve gece sonrasını yok sayıp da insan öncesine siner mi?

Yankısı ölümün aslında doğuş şarkısı; sözü tüm o şarkıların, bestesinde çatlayan bir tomurcuk gibi güne ışıldayan bir yürek bir mizaç adeta.

Halis munis cümlelerden kestim umudu; içimdeki umut deryası da kurudu çöle döndü.

Mevsimin keyfini sürüyorum; rahmet otağında beyitler derliyorum ve rüştünü ispatlıyorum bilinmezin.

Aşkın gıyabında…

Sefalet düşkünü belki de…

Sefası cefasının izini süren; ıstırabı ise mutluluğun coğrafyasını teğet geçen.

Hangi karede saklıyım peki yoksa bağnaz bir üçgen miyim, hani çeperinde acıların, açı çektiğim çok mu aşikâr oysa açılarımda saklı eşitlik ve yüreğimde saklı insanlık…

Maruzatımı tayin ettim lakin telkin de etmiyorum kendime: zuhur eden her hadiseyi yok sayıp hiçliğin nakkaşlığında kuş da kondurmuyorum hani yazdıklarıma ve içimin tebaasında kök söktüren yalın ve derin bir mezar var; her günün özetini gömüp satırlara adadığım bu aşkın sarmalında, gök gözlü adamlar ve kadınlar arıyorum aşkıma mavi yağmurlar yağdırsın diye.

Tanrının ketumluğuna akıl sır ermiyor, derdim bir zamanlar ve bilemedim içimdeki lanetin ne zaman sonlanacağını.

Sitemleri mağdur kimliğimle örttüm; mazlum yorgunluğum ise hep diriydi.

Susmuştum cahil cesareti ile ahkâm kesenler karşısında bile susmuştum ve bilemedim aşka susuzluğumu oysaki aşkın gölgesinde hep tek kişilik çadırlar kurmuştum ve otağsı kayıp bir şeyh peyda oldu rüyalarımda.

Rüyalarıma da dizgin vurdular.

Ruhumu falçata ile çizdiler.

Kanayan ben değildim oysa ne de olsa ölüler saklıydı içimdeki iklimde aslında bir ölünün tebaası idi ölü umutlarım.

Sonramı güncellemedim uzun bir süre.

Öncemle haşır neşir bir Leyla idim aşkın diline düşen Mecnun’un yokluğunda ben şehla bir yorgunluktum.

Lav ettiler her kanıtımı.

Kanadığımı kime bilmedi.

Öldüğümü anneme bile söylemediler ve ben her sabah işe giderken bir hayalet idi ruhumun gizlediği aslında mutsuzluğun tetiklediği bir vaveyla idim: iklimsiz seyrinde hayatın kayıp bir özne olduğumu da bilmedim.

Bilmediler zuhur eden bendeki İlahi acıyı ve sevdam kundaklandı; aşkım lanetlendi aslında her hiciv mutluluktu içimde ağlayan çocuğun elindeki kürekti yine her gün bitiminde oyuncaklarını gömen.

Kalemdi benim sadık oyuncağım ama yazmakla iştigal değildim sadece rakamların oyuncağı bir hesap makinesi idi zihnim ve sadık diplomamın sarı zemininde ben sarı bir papatyaydım kendini koparan ve günbegün sevip sevilmediğine itaatkâr aslında ruhunu papatya tarlasında unutan.

Aşkın tarhında geçmeyen her gündü benim için ölüm.

Annemin gök gözlerinde ben bir rahmettim belki de onun yüreğinde açan ve benlik söylemlerin haddi hesabı yok iken ben sadece maviyi diledim Tanrıdan.

Mavi bir manivela.

Mavi bir şakayık.

Maviyi de rencide ettiler ve tutulduğum aşka söz söylediler bu kez.

Söylemler değildi kuyumu kazan: bendim kendini uçurumdan atan.

Sığındığım hadislerde tanıdım eşref-i mahlûkatı aslında yolculuğa çıktığım her seyrüseferinde bedellerin, sefasını sürenlerin cefasına âşıktım ne de olsa acının yüz karası idi böylesi ağlayan bir iklimde mutlu olmayı hak eden değildim sadece hak görendi benim muhatabım ve günbegün O’na yaklaştığım her an’ı kutsayan bir sayaçtı adeta yüreğimin izini sürdüğü o tanıklıktı; o hutbeydi; o ulvi sarkaçtı tüm insanlık kök söktürse de ben şehla bir düş’ü yâd ettiğim her geceyi sunan her günü de kovan zamanın saltanatında sefa süren acılarıma müteşekkirdim.

Ben bir mevsimdim.

Bir med-cezir.

Kanatları olmayan insanların yüz karasıydım ne de olsa ulvi birlikteliğimde ben keyfini sürüyordum uçmanın.

Açılmamıştı gözlerim.

Aşkın rehberliği bana koruk düşlerimi geri getirtti.

Mahzenlerin kucağında bir mermer lahit belki de yine kendini mezarına saklayan bir düş fırtınası.

Fıtratın aczi yetinde göğe en yakın tanık kuşların gözlerindeki nur nam salmıştı madem… ne zaman ki ellerimi gagalayan isimsizliğin titrinde yangın misali öykündüğüm her kıvılcım bana Rabbimden armağan olarak sunuldu…

Ket vuran ne/kim ise.

Kast eden aşkıma belki varsıl bir hâkimiyet aslında sır dolu benliğimde pay ettiğim yine yüce Yaratan ve kisvesi yokluğun; hicreti varlığın aslında göğün sitemlerinde ben bir gök kuşağı idim siyahı beyaza dönüştürdüğüm ve dudaklarımdaki her çatlak yine susuz iklimlerin geri dönümüydü.

İlahi Aşkın rahmeti ile çatlamadı artık ruhumun toprakları.

Kuruyan gül bahçemde açmaya taliptim her gün belki de güleç yüzümdeki itibar idi acıyı da kanıksamış yüreğimin ümmeti tüm saf duyguları sermişken eksene ben bir akıl tutulması yaşamıştım madem koca ömür…

Mehtabına tanıktım doğan şiirlerimin.

Miadı dolmayan hesaplarda yoktum çünkü zifiri ve kötüyü kovdum rüyalarımdan.

Düş düşkünü göğün her zerresine ait…

Cinnet ehli varlığın cennete düşen yoluna vakıf…

Sanrılarımı öldürdüm ve egom yitip gitti.

Ben-merkezcil hükümleri potada erittim ve biz olmayı becerdim duygularımla ve insanlık bana paye verirken aşk dilinde satırlar döşedim ellerimle ve parke ıssızlığını yorgun yıllarımın biteviye örseledim ne zamanki İlahi Aşka erdim; ne zamanki yazmak için serdim kelimeleri düş pazarındaki umut tezgâhıma…

Cahildim ve hala da cahilim.

Bildiğim her şeyi unuttum.

Yeniden öğrendim ve arzı endam etti huzurun künyesinde kazıdığım ismimi bir tek Rabbim fısıldadı, kuluna yetişen kudretinde varlığımın aczi yetine vakıf ben, zerremin gölgesindeki kuytuda duyduğum fısıltıları aşk diye işlerken satır satır…


Paylaş:
5 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Mavi yağmurlar... Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Mavi yağmurlar... yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
MAVİ YAĞMURLAR... yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Aygün Deniz
Aygün Deniz, @aygun-deniz
31.1.2019 18:36:25
Bak seeeen,Gülümm?..ne oluyoruz...çok çok bilgilerle birlikte yazı harika.Çok tebrik ediyorum.Kıskandım ama, sen benim arkadaşımsın yalnız...neyse şaka şaka.İyi akşamlar,sevgimle.
Gülüm Çamlısoy
Gülüm Çamlısoy, @gulum-camlisoy
31.1.2019 18:19:51
Merhabaaa.

Teşekkür etmek boynumun borcu, sevgili Gamzelim ve yorum getiren her kimse.

Değişimin ve farklılığın meali değil mi yazmakla sorumlu olduğumuz.
saf şiir
saf şiir, @safsiir
30.1.2019 10:01:09
Güzel bir yaz okudum yine. Tebrik ederim. Bende burada yazmaya başladım... Saffet Kuramaz
Gamzelimm
Gamzelimm, @gamzelimm
29.1.2019 09:37:44
Sevgili Gülüm sana bir konuda hayranım ve bunu söylemeden geçmek istemedim.
Yazılarına genel olarak bakıldığında aslında bir çoğunda konu aynı: Ama yazarken aynı konuyu öyle farklı kelimelerle ifade ediyorsun ki sanki her defasında konu farklı gibi hissediyor insan.
Bunu yapabilmek gerçekten yetenek isteyen bir şey, çünkü şiirlerde bile belli bir konuda yazdıkça birbirine çok benzemeye başlıyor yazılanlar. Ama sende benzemiyor.
,Büyük ihtimal kelime dağarcığının zengin olmasından kaynaklı bu.
Her defasında da bende hayranlık uyandırıyor bu.

Sonra yazma aşkın da öyle. Ben aylarca da yazmasam çok fark etmiyor benim için. Ama sen öyle değilsin. Sende yazmak adeta yemek yemek gibi, hava solumak gibi, ya da su içmek gibi.
Yani sanki yaşamak için yazmalısın durursan kendi içinde yok olursun gibi izlenim oluyor bende.
Ya da yazamadığın kelimelerin içinde havasız kalırsın gibi.

Bu nedenle bazı insanlar hep yazmalı. İsterdim sendeki bu yazma aşkının birazının bile hiç olmazsa bende olmasını.
Ben de yorumlarda mı yapıyorum bunu acaba biraz biraz:))

Seni okumak güzel. Sen hep yaz sevgili Gülüm.
Sevgi dolu yüreğine selam ve sevgilerimle
HASAN ÇAPRAZ
HASAN ÇAPRAZ, @hasancapraz
29.1.2019 09:28:51
Uçurumlar yaratırsanız kanatsız insanların atladığını görürsünüz,,,

Mükemmel sözlerine hediyemdir bu yeni sözüm değerli dost kalem,,selamlar günaydın
İsabella
İsabella, @isabella342
28.1.2019 22:55:54
Yazı yazmayı ne kadar çok sevdiğiniz aşikar, yorumlariniz bile upuzun dolu dolu. Diyorum acaba birde muhabbetinize şahit olsam neler neler öğrenirim sizden. Kelimeler yığını bilgi birikimi. Maşallah. Kiskansam da maşallah :))
Etkili Yorum
Ethem_Namık
Ethem_Namık, @ethem-namik2
28.1.2019 21:43:02
İçsel inip çıkmalar ve bu seyri sülukta sahte yüzlerin aşağı çekiş saldırıları sinsice.
Ne kadar kara kara baglasalar da gözlerimizi O ışık rehberlik eder içimize.
Destansı anlatışınızı kutlamak gerek eğer söz sahibi izin verirse.
Sağolun varolun.
ÖNDER34
ÖNDER34, @onder342
28.1.2019 19:49:56
10 puan verdi
Dost yüreğine kalemine emeğine sağlık selam ve saygılar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL