9
Yorum
15
Beğeni
5,0
Puan
2283
Okunma

Bir çiğ damlası gibi yüreğime dokunmuştun
Anlamadığım bilmediğim bir duygu sarmıştı
Tuhaf bir heyecan
İçimde adlandıramadığım bir kıpırtı
Duyguların karmaşası
Bir sel beni sürükleyip sana getiren
Belki de sevgiye olan açlık
Bilmiyorum
Neydi
Niçindi
Bu koşulsuz kendimi sana bırakmam
Bulutların üzerinde adım adım ilerlemem
Cennette açılmış bir kapıya yaklaşmam
Doğan güneşe yüreğimi açmam
Meğer
Hepsi göreceğim kâbusun habercisiymiş
Bilememişim
İnsanların iki yüzlülüğünü
İnsanların vefasızlığını
Dünyanın menfaat dünyası olduğunu
Bilememişim
Bir bir kırıldı parmaklarım
Teninde başka parmak izlerine dokunurken
Bir ben değilmişim
Sana kendini adayan
Ama bir benmişim
Senden vaz geçemeyen
Şimdi bir boşluğun tam ortasında
Gitmek ile kalmanın deltasında
Var oluştan uzak yok oluşa yakın
Sen izlerken beni korkak gözler ile
Boşuyorsun pişmanlık denizinde
Ki o denizde batarken benim güven sandalım
Uykusuz gecelerimde
Koynumda büyütmüştüm ben
Sana olan ölümsüz aşkımı
Ta ki
Birkaç kelime ile sen
Darağacına asana kadar
Şimdi uzanmıyor ellerim ellerine
Gözlerim dalmıyor gözlerine
Çünkü sen yaktığım aşk alevimi
Bir nefes ile söndürüp
Solumu buzlara sardın
Bundan sonra bekleme
Artık seni sevemem
5.0
100% (12)