Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
İbrahim Çelikli.
İbrahim Çelikli.

Tırtar / Memur

Yorum

Tırtar / Memur

( 8 kişi )

7

Yorum

9

Beğeni

5,0

Puan

1424

Okunma

Tırtar / Memur

Tırtar / Memur












“-dövlet mamiri dedin de
ötüyon o(ğ)lanın evrağı varıdı da
üş guruşlug da olsa gredi
yollandık lotere
silkin bakalım cepleri,
ne uçuysa, el de avışda ne varısa
ne ilece yarayosa
ya! bunu isdeyen dövlet bizatihi kendi deği mi
kendi mamiri baksa-ğörse
aslının aynıdır deye tasdiklese ya
yoog olmaz
ille lotere gedecen
“aslı ğibidir” dedirtecen
dövletiken, dövlet bile
vetandaışını bırak
güvenemeyoru öz be öz kendi mamirine”

“-va! o ne, sen o imtana girennerin çilesini
ne çekdiklerini biliyon mu
gabir ezabı deği de ne
adam hadi bi imtanı gazansın da
ondan sonura ne isdeyceğsen isde
bunun bi golayı yok mu
mesela oraya “-felan okulu bitirmeyen
esgerliğini etmeyen
yahutda neyise sırala
imtana giremez” de

girip gazanana da
“-geel buruya arkadaş
diplomonu,
damga pulunu
beş tene kefil
on tene şahit
ikametgah ilmaberini
gan gurubu,
heyet laporunu getir
anayın nikahı
bobayın külahı” de
isde de isde









hele -heyyet laporu- dedim de
valla billa gavır eziyeti yau
o gapı koşdur bakalım
bu ğapı seğit bakalım,
hele o dokdurun gapısında bekleyenner var ya
kendilerini “hacıhasan baş kesen” görüyollar

hiç onnar hakkında vatandaşdan
bu da eyi bi insandır
Allahın normal bi guludur
bunun da anası bobası insandır
çoluk-çocu vardır
bu da halal süt emmişdir
bu da bu vetanın evladıdır
bu insan içine çıkacakdır deye
deyvicek bi Allahın gulu olcağnı
zannetmeyon valla-billa

len arkadaş burası nere
hasdane
niye salmazlar ziyarete
bissürü sebebi var
haklılar
amenna!
tamam aldım gabil etdim
saldıkları uçun da
aynı şartlar geçerli değil mi
valla bilemecen
yau gardaşım burası hapsane değil de
hasdaneyse
ırak yerden gelmiş adam da oraya
zehir saşmaya gelmedi haral

hasdasını zeyaret edecek
ama seni tanıyosa
onu görüyosan
gapı ardına gadar açılı
bu nası işdir,
nassı zanatdır boba

hele esgeriye hasdanesiyse
yandı gülüm keten havla
kendini Kıbrısı gurtaran paşa sanıyollar
valla o dakımı nerden buluyollar bilemezsin
aşcıların Bolulu olduğu gibi
kapıcı gısmının da
madeni, eyi bi çıkdığı yer mi var
ya da bunnarın ayrı bi gan gurubu filen mi
var bilemecen
Allah ellerine düşürmesin!


bunardan birini candırmaykan
dikmişler bi velayetin öğüne
ombaşı “-emşerim buradan
kimseyi geçirtmeycen” demiş olmalı ki
kapıdan içeri kimseyi sokmadığı gibi
içerden de dışarı kimseyi geçirtmemiş
vermiş mermiyi namlıya
yaylım ateşi vaziyeti almış
“-dor geşmek yassağ”
“-ula niye ki”
“-emir böyle”
“-yau hemşehrim vali beyle
görüşecektim”
“-geşmek yasağ”
“-yau arkadaş
asker bey, sayın valim beni bekliyor
randevum var”
“-vali menem, beninen görüş,
geçemezsin”
bağrış çığrışa vali gelmiş
amma laf anlatmak ne mümkün
“-otur yerine” demiş valiye
“-vali menem”
buranın amiri sensin mi dedileri ki
zavallıya”



























“-bu hasdabakıcılar, gapıcılar
baktılar bi guyruğu püsgüllü biri geliyo mu
hemen gırana çekililer
öğnlerini iliklerler
“-buyurun efendim”
tanıdıkları biri mi geliyoru
hele baş(h)ekim filen ise yandı ortalık
kendileri gösdercekler ya gari
ötekinnere bi azar,bi azamet,
bi celallenme bi heybet
bi hitdet deme getsin”

“-o ğadar da deği canım
bi gorudahı ağaşdan demiş
okluk da çıkar
boklukda
bi çiftliğin otu da olur
boku da
ileşberde demiş
at da bulunur
it de
sen de gantarın topuzunu gaçırdın birez”
valla abey çekmeyen bilmez






























dinelişiyoz höyle
“-öte çekilin
içine mi düşceniz”
“-sıraya geçin”
asger gibi
“-önüzü iliklen”
“-insan bi tıraş olu”
“-kaş zamandır su görmediniz”
hele o kokana garıların a(ğ)zı açılmaya görsün
iki sahat söyleni duru
ellerinde Hazreti Alinin gılıcı
höyle de kesiyo
böyle de

memur gısmı da vatandaş bi suş işlese de
hizaya getirivisem
bi ceza yazıvısam deye bakıp durular
işleri zor valla zorrr!

biri elini ğötüne gomuş
burnundan kıl aldırmayoru
tak tuk tak tuk
herkeş sus-pus
çıt çıkmayoru

o demin vetandaşa zart zort edennerin hepiciği
el-pençe divan duruyollar
sanki oraya iş görmeye
insannara çare bulmaya deği de
bu amir gelinşe ayağa gakmaya gelmişler

bize
“-siz neye bekleyorunuz” deyen yok
şemşiye yutmuş ğibi bekleyorular

kim bili ne halt garışdırdılar
nassı bi gabahatları varı ki
put ğibi bekleyorular
kasap öğünde it ğibi
amirin ağzında gözleri
kendini ısbat uçu bekleyip durular
bi mucize bekleyorular









valla çobanıkan, çoban bile
ağanın garşısında öyle beklemez
altıaylık hakkını silkeleyiviri
“-senin deee, senin ağalığıyında
verceğin üş guruş hakkında
ta .mına goyan” der
.iktir olu ğeder”

emme bu mamir gısmı
bi galemi var bi masası
masası olmasa yapamaz
kalemini alsan yazamaz
ürütbesi de olmasa
kimse adam yerine gomaz”

“-len valla Allah kimseyi memur etmesin
evet aydan aya da olsa
ellerine geşcek mayışı biliyollar da
zabahdan ağşama ğadar yerinden gıpramacan
zabaleyin evde çoluk-çocu burağıp gedecen
gün ağşam olcak, aş mılar-suzuz mular
başlarına bişiy mi ğeldi habarın mı var

Allahın her günü bu böyle
gatlanılcaklayın deği(l) ki;
ged Allahın aşgına yau
anam beni hurda beklesin deye mi doğurdu
ekdidardakınnara yalakalık yapsın deye mi”

“-hemi de; yanı başındakı memur arkadaşı
aya(ğı)na çelme dakar
amiri tekerine daş goyar
öğüme gelen gözüne çöp sokar

mazifesini yaptın deye herkeş duşmanı
“aşşa tükürse sakal yokarı tükürse bıyık” hesabı
etrafındahı herkeş
“-ah bi hata yapsa” deye
fırsantını gollar
Allah kimseyi memut etmesin epaplar..

hele bi de köylük yerden de
hala köylüyse
tamam gari, Allah belasını veri(r)
mazifesini ehmal edemez kiyne
etmeye gaksa içine sinmez
asdılsan sünmez , basdırsan sınmaz
ileri gedemez,
geri dönemez

memur mu, mahkım mı belli deği
kim bili ne günah işlediler ki
Allah memuru
“-ömrünü memur olalak geçirsin
uzamasın-gısalmasın,
iki yakası bi araya gavışmasın”
deye yaratmış haralda,
gıravatı da ondan dakarlarımış ya
iki yakası bari böyle bi araya gelsin deye
çoluk-çocuğumu, eşimi-dosdumu
duşmanımısa da
Allah kimseyi memur etmesin
bana galısa memurlar
–kim bilir ne ahlar almışlar-
daha dünyadaykana cehendem azabı çekiyollar

amma velakin,
işini bilenner
her devrin adamı olannar
ne yapıp edip, kedi ğibi
dört ayak üsdüne düşüyollar
yapacaklarından geri durmayollar

maşallah subanallah, nazar file dokanmaz onnara
her şeyi bilir onar
“in dibinden, ineğ .mından”
alakası var yok
her konuda beyanat verebilir
her şeyden habarı olur
herkeşi tanırlar..

böyle biri adını duymuş ektidar il başganının
“başgandan selem” eder işini yüzdürürümüş
bunu başganı tanıyan biri görmüş
onun yanında; “hani sen başgandan selem getiriyodun”
“yau demiş ben herkeşe başgan derin
şeyini saladan başgana değiyoru
kimin ne başganı olduğunu ben ne bileyin”
deyoru..
haksız mı

bi başganda sen ol da
ne olu(r)san ol boba
sıradan
sürüden
köyden olma da

işini bil.. çarkını döndür
gemini yüzdür
bi de seni düşünmeyelim







DİPNOT

LOTER : noter,
kısmı/kısımı: kesimi
içe sinmek: içi almak, vicdanen rakat olmak, kabul etmek
sünmek : uzamak




Resim : Doğan Yıldırım
Allaha emanet olsunlar

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (8)

5.0

100% (8)

Tırtar / memur Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Tırtar / memur şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Tırtar / Memur şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Şadiye gürbüz(zaralıcan
Şadiye gürbüz(zaralıcan, @sadiye-gurbuz-zaralican
17.10.2015 19:42:06
5 puan verdi
sade biz cümlelerle yazılmış güzel bir eser okudum gönül sayfanızdan yüreğinize sağlık
kaleminiz varolsun efendim
saygılarımla
zaralıcan
VAZO
VAZO, @vazo
17.10.2015 12:49:16
5 puan verdi

bi başganda sen ol da
ne olu(r)san ol boba
sıradan
sürüden
köyden olma da

işini bil.. çarkını döndür
gemini yüzdür
bi de seni düşünmeyelim


Memur, devlet kadrolarında çalışan personel.
Eski zamanlara baktığımız zaman memurlar , devlete kolayca girmişlerse de,
İnsanın devlet memuru olmak ve geleceğini garantilemek gibi bir düşüncesi
bulunmaktadır. Peki, bu düşünce doğru mudur.? Memur olduğunuz zaman
elbette ki geleceğinizi garantilemiş olmazsınız ancak; iyi bir memur olursanız
düzenli maaşınız ve iyi bir emekliliğiniz olur. Bu nedenle de birçok insan memur
olmak için zor şartlardan geçer. Bu zor şartlardan birisi de KPSS’dir.KPSS’de alacağınız
iyi bir puan ile devlet memuru olabilir ve tekrar iş aramak zorunda kalmazsınız.
Özellikle de yüksek puan alırsanız, nereye atanmak istediğinizi kendiniz bile seçebilirsiniz.
Bugün yüksek puan alan insanlar tercih sıralarında genellikle istedikleri yerlere yerleşmektedirler.
Memur olmak bugün,birçok kişinin istediği bir statüdür.Milyonlarca kişi memurluk hayali kuruyor.
Memur olmak istemeyen kimse yok.Memurluğun bir meslek olarak kabul edilmesi, memurların tarafsız
olmalarını gerektirir. Bu nedenle, devlet memurlarının siyasal faaliyette bulunmaları yasaklanmıştır.
Günlük yaşantımızda bir devlet dairesine işimiz düştüğünde,orada bir memur görevlendirmişlerdir bize
her şeyi anlatır , gerekli evrakları imzalar diye düşünürüz.:) Bir memurun yaşadığı, gördüğü, içinde
bulunduğu olayları, durumları ve yaşantılarını anlatan yöresel şiveli ve memurları böylesi nefis ve
çarpıcı anlatabilen şair yüreği ve yetkinlik ister ki,şiiriniz de o yetkinliği ve yüreği ortaya koymuşsunuz, tebrikler.Emek verilerek yazılmış ve beni de memurluk günlerimizde ki anılara götürdü.
Usta kaleminize teşekkürler.Saygıyla.
glenay
glenay, @glenay
16.10.2015 22:46:51
5 puan verdi
Bir yere baş ol da
nereye olursan ol diye bir söz var.

Başkanından, memuruna, kapıcısına kadar
devlet kapısında çalışmak kişiye biraz da devlet gücü veriyor galiba.

Babam memurdu belediyede
çocukken belediye girer çıkar
biraz da olsa bu havayı solurdum.
Babam bizi odacıyla sinemaya gönderirdi,
bedava girerdik bu sayede sinemaya :)

Yine öykü tadında güzel bir anlatımdı..

tebrikler,

selamlar..



.
Işık  Mehmetali
Işık Mehmetali, @isikmehmetali
16.10.2015 21:11:48
5 puan verdi
Her zamanki güzelliğindeydi alkışlıyorum ustamı.........
Kalemin susmasın
......................Selamlar
Ozan İhlasi (Bekir Akbulu
Ozan İhlasi (Bekir Akbulu, @ozan-ihlasi-bekir-akbulut
16.10.2015 19:57:41
5 puan verdi
yüreğine sağlık İbrahim bey biraz uzun anlatım ama çok güzel tebrikler
Kederli
Kederli, @kederli
16.10.2015 19:35:47
Ula bizin oolan valla çok gözel mi gözel yazmış galemiynen defderiynen. Ellaham dahsılı yoosekten öte gıyısından heral..
....
Kusura bakmayın, pek beceremedim ama içimden geldi bir an.
Arada bir zorlansam da, büyük bir keyifle okudum.
Dili ve şiveyi yaşatmak buna denir.

Gerçeklerden daha güzeli olamaz; en hoş hayaller dilekler bile......

Emeğinize elinize sağlık.
Devamını bekleriz.
Sonsuz saygı ve selamlar
....
NasreddinCe Kederli

Hocam;
demokrasi,
gelecek dediler, geldiği yok!
Geldi diyorlar, gören yok!
Sonumuz ne olacak?
-Sırat köprüsünün önünde kuyruk..!
-Eeeh, ondan sonra ne olacak Hocam?
-Demokrasiyi bekleyeceksiniz!!!




Kederli tarafından 10/16/2015 7:38:09 PM zamanında düzenlenmiştir.
Celil ÇINKIR
Celil ÇINKIR, @celilcinkir
16.10.2015 19:28:13
5 puan verdi
Osmanlı'nın ve evveliyatında İlhanlıların bu topraklara bıraktığı bir yönetim zihniyetidir, "DEVLETİNE GÜVENMEYEN MİLLET, MİLLETİNE GÜVENMEYEN DEVLET" politikası.
yeryüzünde noteri olmayan devlet çok var. Mesela Japonya.
Hakeza müfettişlik kurumunun olmadığı ülkeler de yok değil.
Bir de politikamız sistem üreteceğine, yönetim sistemimiz politika üretse.

Devlet memuru vatandaş ilişkisini çok güzel resmeden bir şiiri paylaşmak istiyorum.
Ruhun şad olsun Abdurrahim Karakoç üstadım.

İsyanlı Sukut

Gitmişti makama arz-ı hâl için
'Bey' dedi, yutkundu, eğdi başını.
Bir azar yedi ki oldu o biçim..
'Şey' dedi, yutkundu, eğdi başını.

Kapıdan dört büklüm çıktı dışarı
Gözler çakmak çakmak, benzi sapsarı...
Bir baktı konağa alttan yukarı
'Vay' dedi, yutkundu, eğdi başını.

Çekti ayakları kahveye vardı
Açtı tabakasın, sigara sardı
Daldı.. neden sonra garsonu gördü
'Çay' dedi, yutkundu, eğdi başını.

İçmedi, masada unuttu çayı
Kalktı ki garsona vere parayı
Uzattı çakmağı ve sigarayı
'Say' dedi, yutkundu, eğdi başını.

Döndü, gözlerinde bulgur bulgur yaş
Sandım can evime döktüler ateş
Sordum: 'memleketin neresi gardaş? '
'Köy' dedi, yutkundu, eğdi başını.

Yürüdü, kör-topal çıktı şehirden
Ağzına küfürler doldu zehirden
Salladı dilini.. vazgeçti birden,
'Oy' dedi, yutkundu, eğdi başını.

Vur Emri(sh.190)

Abdurrahim Karakoç

Selam ediyorum hocam.



© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL