9
Yorum
20
Beğeni
5,0
Puan
1102
Okunma
Lal bir şehir gecesindeyim
Zaman suskun
Evren sağır
Ve ben soğuğum
Döndüm sırtımı rıhtıma
Nazlı rüzgarları his etmiyorum
Yakamoz düşmüyor geceye
Işıkların altında karanlık ölü bir ceset gibi
Deniz boş yatıyor öylece
Dilimde küfürler
Şuursuzca savuruyorum
Koca bir geçmişin ardında
Koca geçmiş ve bu şehir sen kokuyorsun
Kaldırımlar sen
Rıhtım sen
Kıyı sen
Yosunlar sen gibi sarmış yüreğimin küzeyine
Yüreğim artık
Isınmıyor bedenime
Bana soğuk yüreğim
Mazinin zaman tünelinde geziniyorum divane,divane
Gözlerimde ağlamamanın kızarıklığı
Yokluğunu avutuyorum
Şımarık sözlerle kendi içimde
Kanmıyor gönlüm artık yokluğuna
Kanmıyor süslü sevgi cümlelerine
Kanmıyor anlattığım güvercin masalına
Bütün güvercinler uçmadan ölüyor artık kalbimde
Bir tek gelişene kanmış sanki
Senden kalan bir divaneyim işte
Bu divane halime
Dönüp gelsen ne çare
Lal bir şehir gecesine gömdüm seni
Sağır evrenin soğuk kuzeyine
İstersen dön gel
Gel gör
Yazı yazdım denize
Kolaysa bul sil işte
Sen beni yaktın gittin
Artık dönmek için
Gece
Güneş’in doğmasını bekle
M.kılıçel
5.0
100% (15)