Eskittim zamanı gözlerinde
Yön verdim üfleyerek rüzgara
Yüzyıllar öncesine giderek
Erosun Afrodite olan aşkını
Bakışlarını aradım hayal dünyamda

Kıskandım iç çekerek gıpta ile
Kapadım gözlerimi korku tünellerinden geçtim
Yalın ayak yürüdüm çöllerde
Kavrularak

Seni bulmaktı amacım
Yaşlı gözlerle aradım durdum
Hudutsuz kumsalda
Babilin asma bahçelerinde
Elinde bir salkım üzüm ümidiyle
Çıkmanı bekledim karşıma

Nefes kadar yakınımdaydın
Duruyordun karşımda bir aşk tanrıçası gibi
Üzerinde ipekten giysilerle
Elinde asan başında tacın
Alamıyorum gözlerimi sana bakmaktan
Bu büyü bozulsun istemiyorum

Zaman durmuş anı yaşıyorduk
Akreple yelkovan inzivaya çekilmişti
Birden titreyerek kendime geldim
Hayallerimle başbaşa kaldım evimde
Afakanlar dört bir yanımda
Zorlanıyorken nefes almakta
Dağılıyordu sis bulutları yavaş yavaş
Günün ilk saatlerinde

Bir kahve içimlik zaman diliminde
Yudumladım kahvemi iç çekerek
Alışkanlığım olmuştu çiçek süslü balkonumda
Dalıyordu gözlerim sigaramdan her nefes çekişte

Eksikti birşeyler biliyorum
Sen rüyaları mı süsleyenim
Beni gerçeklerle başbaşa bırakanım
Her aklıma geldiğinde
Buruk bir tebessüm belirir yüzümde
Kayar gözlerim balkonumun sol tarafına
Yüreğimde arar gibi bakınırım
Takılır gözlerim kırmızı güle öylece
Dikeniyle birlikte

Çöker üzerime bir suskunluk
Sarar bedenimi bir örtü gibi hasretin
Hani mesafeler engel değildi aşkımıza
Yürek yüreğe değdiğinde
Avutmak için miydi söylediğin sözler
Susma birşeyler söyle
Uyandır bu gaflet uykusundan
Çıkar beni hayal dünyasından
Suskunlukların ağıt yaktırmasın bana

Ey ömrümden ömür çalanım
Gülüşün ömrüm dudakların hevesim oldu
Eğer bir gün
Benim olmayacak birini severse gönlüm
Gündüz onsuz yaşamaya
Gece ölmeye hazırım ...


Refik
30 . 09 . 2015
İstanbul