1
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
881
Okunma

Sonra baharlar bilirim,
Yorgun argın umutsuz...*
Ellerime yazdım
her geçen gün
eriyen zaman
izlediğim gölgeler...
parmak uçlarımda zonklayan hazin bir mektubun
göz bebeklerine yüklenişi gibi zorunlu...
En çok anlattığımızdır
konuşmadan olan
gözlerimin içinde
gözlerinin sorusu...
Bir bilet
talihsiz güne...
onlar bilmiyorlar yeterince
kendimin içinden geçenler
kim duyarsa ona anlatacağım...
bir çocuk sürüsüyle beraber
yaklaşacağım onlara
eğer hissederlerse,
şu içimdeki düzeni.
onlar sanki yokmuşlar gibi...
bir pencerenin ağzında yatsı vakti
giden gidiyor işte
ölene kadar kendimle konuşacağım...
İrkildim
bir esaret gölgesi
durdukça duran
dünyaya tükürdüğümde geri döner..
yaklaşıyor
uzun bir rüzgar
çölü birbirine katacak
sarı yayılacak
örtünsen ne fark eder..
aşağılara inerken gök
kuşlar serzenişteyken
bir kaç güne sığabildi mutluluk
tam ortasına koydu beni..
Ellerime yazdım
her geçen gün
eriyen zaman
izlediğim gölgeler..
şeffaflık yanıltır tüm bildiklerimi..
İçimde dolaşır uç uca bağladığım rüyalar
seni sevdiğimde kalkıştığım işler gibi,
cüretkar...
Müzik olup gelirsin içeri,
seni duyar bir kuş gibi
uçmanın verdiği tüm heyecanlar.
Bir ev çevrelenir senin gölgelerinden ,
ve seni ikameti seçerim ruhumun ,
kaldığı müddetçe kalkıştığı işlerden pişman olmayacak...
İçimdeki harflerle seni büyütürüm
ay bizi bakar eteklerinde gümüş sancı ....
ortanca mutluluğumda
işte yine deniyorum metaneti
ne kadar sussam
o kadar parça düşüyor
Gümüş dolu ay...
bir çiçek saksısında kanıyor
öykündüğüm çiçekler
sana bir müzik vermeliyim...
5.0
100% (7)