Sadece sen ve bünyeni yağmalayan sigara dumanın ,
Yalpayan ayakların dinlemediği ,
Sadece kafanın istediği yöne esen yollar ,
Kış bahar dinlemeyip ,
Seni rahiyaya bulayan çam kokusu ,
Ve de her adımında ki kuru çam yapraklarının tatlı çıtırtısı .

Yüzüne vurduğunda gözlerini kapayan meczup rüzgarı ,
Arka cebinde sigarası ,
Kimliği olmayan cüzdanı ,
Birkaç müsvette taşıyan modası geçmiş keten pantolonu ,
Beni fırlat diye sayıklanan mevsimlik botları ,
Botlar yerine seni bekleyen tereddüt uçurumları .

Bulutlara saklanan güneşi ,
Toprağın seni içine çekişi .

Susmanın bir tek işe yaradığı ,
Haykırmanın sadece yaraladığı .

Dönüp geriye baktığın ,
Sönüp gitti artık ayrılığın .

Çare bildiğin ama sonunu bilmediğin ,
Dağlar şahit ama görmediğin .

Bırak alıp götürsün başın seni bildiği yere ,
İblise kanıp düşme yerlere , sere serpe .

Vazgeç yahut düşün arkandan vuranları ,
Dost sayıp düşman bilenleri ,
Selam verip borç isteyenleri ,
Sana değer biçmeyenleri ,
Görmeyi umud et ,
Düşüpte senden yardım bekleyenleri .


Ebubekir Ocak T.K.