Fünyesi sıkışmış ve gerile gerile patlamak üzre olan bir hayatın acıyla yazılmış senaryosu her tarafımı sararken, aldığım hiçbir nefesten ne tat alıyorum ne de derman buluyorum.sanki her gün çıkmaz bir sokakta dönüp dolanıyorum.vardığım hiçbir nokta yok,ne yol var ne de güzergah sadece ne var biliyor musunuz?tehditler,kimden geldiğini bilmiyorum ama her gece düşlerime girip beni pusulasız bir yola bağlayıp yağlı urganla gözdağı veren bir tanrı.

Gerçekte hayatın bütün senaryolarını yazan bir güçten söz ediyorum.sözde hayatı bize yaşanır kılmak için bizi yeryüzüne gönderen bir tanrının beklentisi ne olabilirdi.
ona göre ödül ve cezaya dayanan kendi kurduğu sistemin içinde ya cennet vardı ya da cehennem.iki kör nokta.
bunca insanın çektiği eziyetin karşılığı.

Bu noktadan hareketle bize sunduğu akıl ile kendi tercihini sen belirleyeceksin ülküsüyle insanları yeryüzünde bilmediği acıların içine sürükledi.insanlar tarihsel gelişim sürecinde birçok acıyı ömürlerine ortak etti.tabi bunu yaparken ana etken kendi tercihi idi.amenne buna söyleyebileceğim hiçbir şey yoktur..insanın kendi seçimiyle bir bataklığın içine girmesi kanımca normal sayılabilecek bişeydir.bunun aksini kimse söyleyemez.peki birey kendi tercihini yaparken biri bunu engelliyorsa ne denir..

Ben burada bir bireyden yada bir insandan söz etmiyorum.sadece hissi olaylarla ya da hissiyatımla diyeyim. bunu eğer tanrı engelliyorsa verdiği akıl ile bir çıkmazın içinde olduğunu düşünüyorum..neden diyeceksiniz.hem tercihi sana bırakacak hem de bunu kendisi belirleyecek ve yönlendirecek. var mı böyle bişey bilmiyorum..bunu aklım da almıyor idrağım da ..ve aklımın almadığı bu senaryonun içinde ben neredeyim doğrusu bilmiyorum..

Şimdi hayatın nasıl olduğunu tahmin edebiliyor musunuz?
Darmadağın yürüyorum bir batak şehirde sanki
Bütün sokakların derdest edildiği
Çıkmaz kaldırımlarda seke seke yürüyorum.

Gözlerim saatlerce taşların bazlt rengine dalarken
Hiç düşünmediğim intiharlar aklıma geliyor.
Kendimi nasıl vurabilirim diyorum
Ve Bunun planlarını bir simyacı gibi kafamda kurgularken
Öyle duygulanıyorum ki
Gökyüzünün berrak mavisi
Düşüyor bakışlarıma.
Hayat yine de güzel diyorum
Bak kuşlar ötüyor,
Şu ağaç tohumlarıyla ne güzel de filizlenmiş
Şu kalabalıkta yürüyen sevgililer
Gülücükler saçıyor.
Git durma diyorum
Git gidebildiğin kadar
Bir ortaklık kur şu yaşamla
Kendine gel diyorum.

Muazzam bir telkin veriyorum hürrüyetime
Ama yine de dinmiyor ruhum
Boz bulanık dağlar gibi
Dorukları öyle soğuk ki
Bu karlar erimez diyorum kendime
Bu tanrı kendi senaryosundan vazgeçmez diyorum.

Çünkü biraz sonra yine küfredeceğim bu hayata
Mutsuzluk üzerine kurulmuş bu senaryonun çelişkisine
İntiharlar arayacağım.
Kendimi yok edebileceğim
Bir çıkmaz sokağın
Çarpık kentler gibi dizilmiş taşlarını
Başıma vuracağım.
Kan fışkırana kadar da durmayacağım..


II-


Vursun patlasın rovelveler
Üzerime çekilsin bütün çekilmiş pimler
Durmak bilmeyen bir ruh halinin
Dermanı bu galiba.
Çünkü tanrı kendi senaryosunu oynarken hiç de adil değil.
Oysa Siz Onu adil biliyorsunuz değil mi?

Hani bir yerde yangın çıkar ya
Hani bir yerde birileri ölür ya
Kulağımıza fısıldar bir gazete ya da televizyon.
Üzülüp geçeriz.
Üzülüp geçmek acısını tahmin etmek midir acaba?
Onun yerine geçebilmek midir?
Susup kaldığınızı,dudaklarınızın kıpırdamadığını biliyorum..

Çünkü hikaye hiç de sandığınız gibi değil.
Çünkü bu hikayenin içinde danışıklı bir dövüş var sanki
İradesi çalınan bir adamın bocalarken
Kukla bir görüntüsü var.
Bir kukla yaşarken keyif alabilir mi
Bir kukla yürürken hayal kurabilir mi
Bir kukla geleceğin nasıl olabileceğine yön verebilir mi?
Ve bir kukla hayatı kendi lehine tayin edebilir mi?

Hissiyatsız bir yaşamın seçilmiş kurbanı gibiyim sanki
İçimdeki arzu ve isteklerin haddi hesabı yokken
Tanrının aşağılık bir şekilde söylemleriyle çelişki yaratması
Benim hayatıma belkide bir başka yerde
başka birinin hayatına mal oluyor.

Ölen ve öldürülen biz olduğumuza göre
Şimdi intiharın hesaplarını yapmak
Mantığımın duygusal süreçlerine hiç takılmıyor
Doğru ve yerinde bir karar diyorum

Çünkü Yaşamadığım ve olmadığım bir yerde
Fiziksel görüntümün hiçbir anlamı yok.
ve ben vurulayım
Varsın tanrı tebessüm etsin
Baki kalsın bu çelişkisiyle.

9 eylül.