İki yakasıyız senle istambul’un
Köprülerin bir araya getirdiği
Dizpsiz suların sonsuza dek ayırdığı
Ayasofya’dan akan yaşların dibine çimlediği
Bir aşkız Gülhane misali
Asi bakışların arasında yok olmuşuz
Yar ile bakışıp gözlerini hayatta zafer gururu ile yuman
Kabindeki okla gülen
Ulubatlı hasan gibi

İstanbul misali bir aşkız biz
İç içe,can cana sonsuza dek birken ayrı
Beşiktaş’a muhtaç Üsküdar gibi uzaktan yakın
Sarıyer’i çaresizce kavuşmadan gözleyen Beykoz gibi gibi hasret dolu
Gündüzleri deniz kokan Kadıköy gibi yoğun
Geceleri Beyoğlu gibi acıların esiri

İstanbul gibi bir tutkuyuz biz
Mehmed’in sadakatle Feth etmeye sevdalı olup vaz geçemediği
Konstantin Paleologos gibi ölümüne savacak kadar onurlu
Sabahları martıların sesleriyle şenlendirdiği
Geceleri boğazı bir edayla büyüleyen
Gün ışığı ile sönmeye mecbur yakamoz gibi tarifeli
Surların bir arada tuttuğu Topkapı gibi birleşik
Esenlerin yaşlara boğduğu ayrılıklara gebe
Vedalar mislali


M,Kılıçel