7
Yorum
37
Beğeni
0,0
Puan
2993
Okunma
annemin sesine sığınan harflerin
içinde saklı kaldı çığlığım
herkesin beşinci mevsime göç ettiği
menhus bir tarihe rastlayan ayrıntıydı
kırlangıçların göğsüme topladığı bu iklim
taş duvarlar arasına sıkışmış düşlerime
göz koyan devletin yetki’siz elemanları
üzerini illegal düşünceleriyle süslediler
yıldızların ırzına geçme eylemine girişerek
şuursuz beyinlerini doldurdular temeline
bıyıklarında kaçak tütün kokusu eksilmeyen
uzun yol yorgunu babamın anıları arasında
yol arkadaşlığı yapan bir türküde rastladım
vurulan varlığımın yalnızlığına
"agîr lî serê mê kurdan dîbarînîn ax
lî mîn bîrîndarê wê mê..."
"yaralınızım sizin"
yaraladığınız yere yuva yaptı ezdiğiniz karıncalar
bıraktığınız acıları onlarla birlikte tüketiyoruz
oysa çamurumuzu yıkayan yağmurlar
aynı kavimden sarkan bulutların eseriydi
umudumuzu mezarlığa çeviren tetikçiler
ölümü hep çocuk yaşta tutma gayretiyle
aramıza giren bu ayrı gayrıyı tazeledi yine
"dîsa lî mê ferman ê"
-kurşuna dizilen üveylik şehirlerde
tek’bir sesleriye gömülüyorum...-
Cömert Yılmaz