7
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
2110
Okunma

..
“-ne zaman
kendi kendini avutan,
eleri pis, perişan,
yüzü yol-yol kirli, gözyaşlarından
eline geçen, başka çocukların bozuk oyuncaklarının parçalarıyla
sözde oyun oynayan
bir çocuk görsem
köyü hatırlarım,
köy çocuklarını
köyden şehire göçme
sevdasındaki ana-babaların,
tercihini sormadıkları çocuklarını
gündeliğe giden analarınca
kendi başına bırakılan
köy kökenli çocukları,
daha adım atmaya başladığında
çileli bir hayata
bir ucundan başlamış,
kendinden sonrakilere
analık-babalık yapmış
iskarpin boyacısı
lastik ayakkabılı çocukları,
uzak diye köyüne dönememiş,
okulda yatıp-kalkan,
badanacı, hamal,
inşaatlarda, kiremit ocaklarında
sigara içerek aklısıra
delikanlılığa adım atan
başkalarının gözünde
böyle böyle adam yerine
konulmayı uman
şehirdeki köy çocukları
onlar ki; güya kendi kazandığı parayı harcayan
beleş bulduğu ömrünü
har-vurup harman savuran
onlar!bir yerlere gelmeye çabalayan
onlarınki!
kendinden önce
..
kendinden sonrakilere adanmış
onları yaşatmaya
odaklanmış bir yaşam.”
….
“-işte…
öylesine bir yaşam felsefesi
şehir eşkiyalarının hedefi,
yoldaşı,
harçlığı, harcadığı,
rakibi,
menbaı
köy çocukları,
kendi ayakları üzerinde
durmaya çalışırken
ayak işlerinde heder olan
ayakkabı boyacısı
lastik ayakkabılı
köy çocuklarına
yanarım…
yanarım....
5.0
100% (8)