güvercin notları



lezzetli bir düşün en sıcak yerinde
kederlenip dramatik şiirler yazılabilir

...


kurgusunu hayatın yaptığı eski bir filmin
senaryosuna hep figüran olarak alınmış gibi
cep harçlığımı çıkarıp, karın tokluğuna aşık oluyorum

seyir defterine, uzun metrajlı acıları yazan çingeneler
hiç anlamadığım bir lehçeyle, topladığı zaman hüzünlerimi
balıkçı sofralarına, rakı beyazı hayallerle düşesim geliyor

oysa, alkolün yalnızlığını paylaştığım bir kentim olmadı hiç
ya rüzgarın zevzek sesine sus diyerek içtiğim çayım
yada bir kadının kokusuyla demlenip sızmışlığım var

çocukların geceye para biriktirip, rüyalarda harcadığı zaman
eli açık sokakların, bedava serseriliğiyle dalaşmak güzeldir
paltomun içine kaçmış sevgiliyle, yürüyen sevişmeler adımlamak
tenimdeki uysal denizi dalgalandırmaya yetiyor

mevsim kestane, hava şah damar donduran oldu mu
bir sokak lambasının dibinde, detone türküler söylemek acıtır
kafamı kaldırıp ışığın çevresinde dolanan
karla karışık ayrılıkları görmek, usumdan göç kavimleri geçirir
orantısız gücüyle bir otomobil, su birikintisini sıvar üşümelerime
ben yasadışı bir küfürle kuruturum, kuralsız ıslaklığımı

şamatalı kuru kalabalıktan geçip, denizin seyyahlığına geldim mi
limanının ihtiyarlamış göğsünden salarım, gözlerimdeki bulutları
nedensizce karşıma oturmuş İstanbul’un saçlarına yağar
yedi gözüyle bakar bana
ben ve tanrıçam Yalova
başı dik bakarız ona

ve sudan sebepten ötürü, erkekliğini kaybetmiş kavgalardan geçerim
camekanlarda asla okunmayacak kitapların, tozlanmış yüzlerine bakıp
usulca son tütünü bağışlayıp ciğerlerime, uçurum kenarı uykuya dalarım

vaftiz edilmiş gecenin, kutsal ışıkları gömülür karanlık mezarlığına
artık duvarların ,çıplak bedeninde, rüzgarın sürgünü başlamıştır
iyi geceler dilenmemiş aşkın yaralarıyla
günaydınsız sevgiliye, çapaklı bir yürekle uyanılacaktır

...



şiirin hüzüne doyduğu gece.!