Serilmiş Akdeniz’e masmavi ipek halı...
Üstünde eğleniyor neş’eyle nice canlar!
Sanılmasın bu uğraş öylesine pahalı!
Akıllardan çıkmayan, ömürden güzel anlar...

Biz hep deniz diyerek su boyunda gezerdik!
Plaj nedir bilmezdik, akarlarda yüzerdik...
Tüm sevdiklerimizi, kalbimize yazardık!
Düşünüyorum da hep, ne idik bir zamanlar...

Antalya körfezinde dolaştım akşam üstü,
Gönlüm o kumsalları batıranlara küstü...
Bir zamanlar Akdeniz zümrüt ve safir süstü,
Dedim kendi kendime, ne duyarsız insanlar...

Yeşilin mavilerle sarmaş dolaş oluşu,
Meltemin ılık ılık sahillere doluşu...
Kızıllıklar içinde güneşin kayboluşu!
Anlatılması çok zor, onu görenler anlar...

Sahilleri doldurmuş ufak çakıl taşları...
Martılara ekmek yok, ondan tüm telaşları!
Balıkçılar gam dolu, gözlerinde yaşları...
Akdeniz biraz cimri, ondan surat asanlar!

Denizlerde hayat var, sahip olun ummana!
Her alınan nefeste, el açın asumana!
Canım hayatınızı kaptırmayın zamana!
Sonra geri getirmez tüm serveti samanlar...

Siz, siz olun denize, arkanızı dönmeyin!
Deniz bitti denince kavrulup ta yanmayın!
Elde edilenleri, hiç tükenmez sanmayın!
Siz dönün önünüzü ondan medet umanlar...

Antalya-2014/11

Halil Şakir Taşçıoğlu