8
Yorum
23
Beğeni
0,0
Puan
2219
Okunma

son şiiri yazacağım beyaz bir sayfasın sen
...
belirsiz bir yerin kayboluşuna
heybede tedarik umutla gidişimdir seni sevmek
düşleri çoktan söndürülmüş ömürlere ağlaşarak
hangi uykunun dalışındasın demeden
gözleri kapalı yolculukların gecelerine düştüm
her elimi buğulu camın ıslağına deydiğimde
gözlerinden sürülen yaşların
tuzuna geçirdim parmaklarımı
hep aynı yerde görüp
sonra aynı yerde kaybetmekti seni sevmek
köyler vardı
çoktan ışıkları öldürülmüş
toprak yollarında üşüyen çocuk gölgeleri
taşı yosun bağlamış ölüleri vardı
yolumun soluna düşmüş
kendi kederiyle yalnızlığa belenmişti
geçip gittim hanelerin sessizliğiyle
önüme düşen ağaçların köküne sordum seni
geçip gittim herşeyi, herkesi yitirerek
kuşların yuvalarına sığındım
akan derelerin bin yıllık sesine
kapılara belenmiş gitmelere inat
mazlum bir türküyü takarak dilime
saçlarının dağlarında eşkıyalıktı seni sevmek
üzerime gülüşünü giyip
asfaltların sökülmüş derisinde yürüdüm
yanımdan geçen rüzgarın her dokunuşu
ellerinin o kifayetsiz sığınışıydı tenime
başımın üstünde
kırlangıç göçlerinden kalan izler
avutulmuş çiçekleri içime çeke, çeke yürüdüm sana
rakamların günü belirleyişinden uzak
zamansız bir gerçeğin tarifiydi seni sevmek
bulutların toplanıp
yağmurları toprağa iliklediği gecelerde
duvardaki gölgelerde seyrettim seni
ruhumun kentlerini terk eden sıcaklığını
ağrıyan yanlarıma sürüp ah demeden düşledim seni
şiirler sardığım kağıtları
gözlerinden kalan ateşle yakıp
ağır, ağır yüreğime çektim mısraları
virgülsüz,noktasız illegal yazdım seni
ve oturup savaş doğuran dünyanın orta yerine
tüm gülüşlerimi ağlayan çocuklara vermekti seni sevmek
aklımın firarında dövülmüş düşlerim var
halbuki sevdiğim kadar sevdim insanları
sevdim sende tüm tabiatı
artık bitip tükenmeyen bir masalsın bende
kar yağarken güneş açan beşinci mevsimdir seni sevmek
...
şairlerin ressamlarla düet ettiği aşk notlarından ...