1
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
794
Okunma
sen malum aşkların emanetiyken
ne denizleri şaraba buladım ben
öyle masum durmaz aşk
ve öylesine de yaşanmaz hiçbir zaman
ya alacaklıdır olabildiğine
ya da ruhunu verecektir tüm benliğiyle
öyle kolay yaşanmaz da
soluk soluğa ölebilmesine sevilir
sevilmesen de nefret edilsen de
sen sevmelisin çiçeği koklamasan da
bedeli de o kadar hafif olmamalı
ağladı mı gözlerin şişmeli, kabarmalı
vazgeçerken yüreğindeki kabarıklık
damla olabilmeli süzülebilen
ve yeryüzüne düşmeye yakın
buharlaşabilen, yeryüzüne düşmeyen
öyle masum hiç olmadı aşk
can aldı Azrail oldu bazen
ve pazarlığımızın en kör noktasında
deliler gibi yaşandı, anlamsız
başlangıcın taahütüdür ayrılmak
alnına çizilen harita varken
ne sen seçebilirsin kötüyü
ne ben senin kadar iyi olabilirim
oysa ikimiz de can çekişeceğiz
bakalım kim neyi anacak son nefeste
öyle masum anlatılmadı aşk
sana seni anlatayım mı az biraz
ne kaş, ne göz, ne başka bir suret
siluetin olsaydı karanlık bir sokakta
en can alıcı ışıklar yetmeseydi sana
hatta hiç olmamışsın gibi mesela
insan saatlerce bakabilmeli denize
bir deniz kıyısı bankındayız
saklamalı içimdeki tüm kelimeleri
her kendiyle konuşanı deli sanma
hepsi günahsız mırıldananlar dışında
sana dokunmak nefesimle yeter bana
sadece bir kez bile gözlerine düşemem
sen her nokta koyuşunda bitti dersin
ben her satırda yeniden başlarım sana
5.0
100% (1)