2
Yorum
13
Beğeni
0,0
Puan
1124
Okunma
sanırım güneyde bir yerdi
orada muzlar portakallar falan ve deniz
ve denizin bahçeye bakan yüzünde
dalgalarla dalgalanan
art arda hiç değişmeden
veya ara sıra
öfkesini geceye saklayan sabahın sakin suyu
hayal miydi yoksa
toprağın gerçek duygusunu içine çeken
seferlerinden yorgun düşmüş gözlerimi
gezdirirken
beyaz duvarlarla martıların kardeşliği
bir ucu kırmızı
bir ucu sarıya varan çiçekler
bizi mi sevecekler
diyemiyorum
göğsüm su yılanları gibi kıvrak
ve sizi tanımak için yaslandığım ağaca
bir hayli gecikmiş olarak
dalından bir yaprak seçip
güneşi eski sesinden ayırmak istiyorum
anısı dün gibi belirgin
yeni rüzgarlar tanımıyor beni
oysa ne tarifler ne tarifeler seçmiştim
çınarlı eski köy kahvelerini görür görmez sevinecektim
tarlaların kenar yollarını
bir tümseği aşıp
saklanabileceğim onca yerden
küçük bir kare seçip
uyuya kalacaktım yorgunluktan
ve sonra bir masalın klişe süsü gibi
dudaklarımı öpüp kuşların kanat sesiyle
gözlerinde uyanan
yalanlarla dolu mavilikler olacaktım
uzatıp uzatıp durdum
bir sigaranın külü sönene kadar seni düşündüm
derleyip toparlayıp hayallerimi
bulmak için yola koyuldum.