1
Yorum
9
Beğeni
0,0
Puan
1378
Okunma

Ve
Sen
Yine
Her
Gece,
Aynı saatte,
Aklıma salına salına gelirdin,
Yüreğim yerinden çıkardı.
Çok duramazdın, giderdin.
Senden sonra ne varsa kanardı,
Ardından bakakalırdı her şey.
Bir şehir çıkar giderdi.
Amansız bir savaşta bir kent düşerdi,
Yar gözünden.
Yar çekimiydi bu…
Bir şiirde darp edilirdi harfler,
Aşk en çaresiz halini giyerdi,
Bir beden büyük,
Fen ilmi yazmayacaktı bunu.
Bir minibüs arkasında yer bulacaktı,
Kısa öyküsü;
“Gidersen yıkılır bu kent,
Her yer sessizlik olur”
Gittin,
Dağ gibi demeyeceğim ama,
Hatırı sayılır bedenim yerlere düştü,
Aynalar yüzünü kapattı,
Dayanacak bir vestiyer bile yok,
Hasretinden prangalar eskitmedim ama,
Hasretnameler düzdüm.
Edepten yoksun şiirler,
Küfürler…
Yalnızlar kazanında kaynatsın,
Kalbe zarar verecektir eminim.
Hani zamanını bilmiyorum ama,
Günün birinde veya ikisinde,
Bir mecmua,
Senli benli belki bir şeyler yazacak,
Aşk fetih kabir isteyecek,
Cumhuriyetin kibar savcılarından,
Göğüs kafesimde ayak izlerini bulacaklar.
Beni bir gün senle anacaklar.
Bu bir kent türküsüdür, gidenin arkasından çalınacaktır. ıslıksız çalmayınız.