3
Yorum
6
Beğeni
0,0
Puan
1344
Okunma
kapı açılıyor
içeriye sıçrayan çığlıkları ile
birini bekliyormuş gibi parmaklarını döndüren
pervanelerin dinmesinden sonra
durdurup o anı suyu seyrediyorum
çatlamaya giden arkası dönük birine
hislerimden yol yapıp sunmak ne ayıp
oysa kendi gölgesi ile beslenen bir oda
pencerelerin altında akvaryumlar
daha çok özgürleşmek için yüzgeçlerini kemiren
paranormal sıkıntı
adaletin kirli yüzünü gösteriyor teraziye
kapı açılıyor
kel adam şapka ve atkısı
önünde kırmızı dekoltesi ile dizlerini büküp
ışığın getirdiği kaideyi pıhtılaştıran
yapmacık gülümsemelerin tensel kölesi
bozuk plağın ucuna batan bir iğne sadece
gagası ağzından küçük çocuklar için
yeni kırıntılar bırakacaklar masaya
karınca kararınca doyacaklar belki
dengesizliğin ucu kaçınca
büzüp dudaklarını ağlayacak tanrı themis
metal yığınları pas tutuncaya dek pırıltınız
efendisi olsun gözlerinizin
içe doğru kabaran kaşık
düz ve inatçı bir çağın altın bıçağı
insanlığınızı parçalamak adına gidip geliyor
batırdıkça çatalınızı pembe etlere
sızan kanın doyumsuz tadı kalmalı damaklarınız da
ki daha da uzasın soysuzluğunuz
kapı açılıyor
gıcırdayan sesi ve öfkesi ile
sinsi ve saydam su
dolup boşalıyor boşluğa
biliyorum cama yansıyan saçlarını tarıyormuş gibi yapıyor çocuk
kapı açılıyor
balıklar doluyor içeri
korku dolu yüzleri ve azalan nefesleriyle
battıkça daha derine
yerden yere vurup bedeninizi
ay ışığında dans etmeyi öğreneceksiniz.