3
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
982
Okunma
Bunu hatıra olsun diye M. Yusuf Hocam’a ( seminerci)
Engelliler yüzme hocası, tema için canı gönülden hissettiğim
Deyim yerindeyse “ Gönül Eri , Yürek Dostu” gibi algıladığım birine vereceğim. Ki şair değilim amma olsun…++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++ ilk satırlarımı sunacağım aziz insana mahcup olmama adına ( kelime tekrarları harici önerileriniz beni mutlu kılar…Şimdiden teşekkürler…)Çarşamba günü kalan devamıyla birlikte ona hediye edeceğim…
TEMA… ( TETİKTEKİ EKOLOJİK MÜCADELE AMİRLİĞİ )
On ikiyi çeyrek geçmişti
Geçmişti on kişi önlere
Arkada oturanlar gecikmişler
Geçmeden ağzımdaki acı tütün kokusu
Bire on kala kuruldum bir yerlere…
Bir ormanın en orta yerinden b/akındım öylesine
Böylesine alışmış ruh halim kendisine
Sarıya boyalı saçlısı, doğalından siyahı
Aklılar kendi doğallığında; kadını, erkeği,
Dışarısı serin
Seminercinin gözlerinde koca bir güneş
Hani o eski zamanlardan gömlek üstü bir yelek
Gri hakim giysisinde
Kürsüde canla baş kardeş (M.YUSUF)…
Gösterdi dev kaslarını taktı altından madalyayı
Hizmet heyecanlıya gelen ikiliye
Espri ile sitem edenlerin gözleri saatlerinde
Herkes haklı kalan da gidecek de (biz insanlar)
Ekolojik sistemin parçalanmış halleriyiz az sanırım
Tümle yaşayıp tümel olgular oluşturan ( neyse…)
-Benim ki sadece sosyalleşmenin C sınıfı işte….-
Gelmedi değil hani aklıma bir şairin “Tek ve Hür Ormanı”
“Kıvrım kıvrım akan Sakarya” su işte
Toprak, insan bir de dünya…
Geçirmeden zamanı geçmenin telaşında seminere
Atomu parçalamak için çalıştı negatif konu dışı söylenenleri
Saadete gelelim
Tarihçiler ve kutsal kılınan sembolleri utandırmadan
Geçelim konuya geçmişken on üçe zaman
İnsan aynı insan…
Bir Yusuf’un sesi esti yeşilce
İçeri az serin dışarıda az güneş var
Sordu hangisini desem
Acıya yapışmış ağızlar hep birden iyisini de dedi…
(merhemi tükettikten sonra yarayı bulman neye yarar ki ey ses-ler- !…)
Sıkmak zaten istemem bu atmosfer boğarken daha doğacakları
Sıkıldığınız da farkındayım bu mısralarda…
Yeşil bir yaprak kalıp solusun mavi kararmadan
Boş verip geçme attığın elindeki peti
Bir ağaç kalsın sen ölürken senden sonraki geridekine
Yaşatmak için yaşatmak gerek…
Koru’lar…
Allah korusun
Kurulsun korolar
Tek bir nefes gibi dimdik dikilsin dirilsin
En küçük tohum yeni bir nesil için
Tükenmeden doğa…
“ HAYRETTİN KARACA’ ya derin şifalar ve dualarla…”
5.0
100% (12)