3
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1314
Okunma

I
Ölüm kampına dönmüş bereketli topraklar
Dört yanından kan akar nehirlerinde
Dağlarında yoğun bir sis
Bulutlarında kan damlar baharlarına
Maviye çalan gökyüzünde acı
Yeryüzü kan revan içinde
Telaş içinde can korkusu
Açık kalan gözlerine
Sinek konar ölü çocukların
Ya analar
O eli öpülesi analar
Kısılmış sesi çığlık atmaktan
Yorulmuş bedeni kaçmaktan
Gözlerinde öfke, nefret
Dudaklarında süzülür gözyaşları
Buza kesilmiş bakışları
Eline geçirse o zalimleri
Dişleyerek öldürecek belli
Fakat ona da ölüm yaklaşıyor sinsice
Kalbura dönmüş umutları
Bir bir tükeniyor
Tıpkı insanlığın tükendiği gibi
Tıpkı insanlığımızı kaybettiğimiz gibi
Onlar can çekişirken gözlerimizin önünde
Tüylerimizin kıpırdamaması gibi
Onlar zulümden, açlıktan, susuzluktan ölürken
Onları seyretmemiz gibi
II
Sen evlat acısının
Ne demek olduğunu bilir misin
Son kez sana baba diyerek
Ölen çocuğun acısını bilir misin
Bilir misin o acının yüreğe nasıl işlendiğini
Yürekte hangi depremler yarattığını
Dün Suriye’de Bu gün Şengal’da, Gazze’de
Sığmazken mezarlara çocuk cesetleri
Biz başımızı öne eğmiş susuyoruz
Öyle bir susuyoruz ki
Susarak kendimizi kaybediyoruz
Ve dünya susuyor
Ve insanlık susuyor
Birlikte seyrediyoruz bu vahşeti
Ta ki sıra biz gelene kadar…
Mehmet ACIOĞLU
08.08.2014
5.0
100% (2)