sevilmez vedalar, ayrılıklar
bilinse de birgün gelineceği
yine de burkulur yürek,nemlenir gözler
sayılı gün tez geçer
dönecektir beklenen,kavuşacağız elbet
yalın ve dupduru
gidişinde bile bir başka zerafet
yaratılışında var asalet...


biliyorum özleyeceğiz birbirimizi
rüyalarda yaşayacağız sevgimizi
sen benli, ben senli...


karardı şehrimin gündüzleri
gittiğinden beri
döndüler geceye
bilir misin
gökyüzü bile isyan etti gidişine
bulutlar döküldü yeryüzüne.


leylekler de şaşırmış
bulamıyorlar bu karanlıkta yolunu
ama sen ve ben, biz, ikimiz
Aydınlığa çıkacağına inandığımız bu yolda
Yemin ettik birlikte yürüyeceğiz
Dağlara yazılsın aşkımız
Islanalım o sahilde, o kumsalda
Nihayete ersin ömrümüz bir yastıkta


istiyorum bütün ruhumla
bedenim ve herşeyimle
olduğun gibi kabul ederek
istiyorum karşı konulmaz bir şekilde
bu hoşlanmak değil veya sevmek
işte onun adı sadece aşk
yaşadıkça bitmeyecek...


gideceğin bir yerin mi var
dilden yüreğe bir sözün mü
görmen gereken biri mi
yaşam denilen acımasız ve kısa
almadan seni senden
elini, dilini, gözünü, yüreğini
dokunamaz, göremez, gidemez, söyleyemez olmadan
ertelemeden yap yapacaklarını
bedenler toprakla dolmadan....



Aydın
21 Temmuz 2014
Istanbul