Tel tel koparıp sevdamı bağrımdan
Hele bir çıkayım aydınlığa şu karanlıktan
Dileklerimi kabul etsin de yaradan
İşte seninle o zaman görüşürüz…

Sen şimdi sür sefanı, beklet gönlünce
Devir senin devran senin, yaşa dilediğince
Bu saltanatın, bu bezirgân hayatın bitince
İşte seninle o zaman görüşürüz…

Zaman senin zamanın, elinde tüm kozlar
Elbet bir gün bana da güneş doğar
Gönül dağımda çözülsün de buzlar
İşte seninle o zaman görüşürüz…

Bir farklılık var sanıyorsun kendinde
Kasılıyorsun kasıldıkça havan yerinde
Saçlarını yolduğun günler geldiğinde
İşte seninle o zaman görüşürüz…

Hele şu yürek yaram bir iyileşsin
Dilim mutluluk şarkılarını söylesin
Birazcık da kader bana gülsün
İşte seninle o zaman görüşürüz…

Nasılsa dönecek bu devran tersine
Bitecek saltanatın, geleceksin kendine
Sevda yarasını görünce yüreğinde
İşte seninle o zaman görüşürüz…