dış kapının önüne kundaklanmış sahte aminler kaldırıma yatırılmış kör sağır ve dilsiz haliyle
gayri meşru bir vicdanla çarşıya akıyor cehaletin dört kitapsız sapkınları kalabalık ve keskin tanrısızlık
avuçların içinde terli bir iblis alkışı seslerin rengine binmiş siyahi dinsizliğiyle puşt bir uğultu arka planda leş kuşlarının yumruklarını sıvazlaması otuzyedi kere ölüyor otuzyedi kere doğuyor kent
ucube karanlık kesip attı ortak çığlığı ne yara bıraktı nede kabuk parçaladı iki yerinden temmuzu kökünden dinamitledi ezgileri ...!
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
avuçların içinde terli bir iblis alkışı seslerin rengine binmiş siyahi dinsizliğiyle puşt bir uğultu arka planda leş kuşlarının yumruklarını sıvazlaması otuzyedi kere ölüyor otuzyedi kere doğuyor kent
Sana ne desem,ne söylesemde yüreğimde ki minnetimi anlatsam...uyanır elbet bir sabah ,ashab-ı keyf uykudan,ölür ölür dirilir yineyüreklerde pir sultan... Oradaki yitirdiğimiz nice aydınlarımızz, sanatcılarımız, vatandaşlarmız için, akşamları başımızı yastığımıza koyduğumuz da, hic dua ediyorlar mı bildiğimiz o bazıları? Onlarin çocuklarının gözyaşları için bir şeyler söylediler mi?Onlarin çocuklarının ağıtlarına üzüldüler mi? Annelerine, babalarına, eşlerine, ailelerinin göz yaşlari için hiç üzüldüler mi? Bugün yıldönümü olan katliam, hicbir zaman unutulmayacak olandır, ben unutmayacağim, çocuklarım unutmayacak, torunlarım unutmayacak, yeni doğan vicdanlı ailerlerin evlatları unutmayacak, hic bir zaman!Bu katliam benim ve nicelerin kalbinde bir yaradir, ve hep öyle kalacak.
Katliam (!) yapildiginda iyiyi kötüden ayırt edecek kadar büyümüştüm, genç te diyebiliriz, ben büyüdükten sonra bana ilk ne zaman anlattıldı bilmiyorum, aslinda bilmek de istemiyorum cünkü o ani hic bir zaman unutamadim ben,acı ailelerimizin yüreğin de çereğe olup yandı 21 yıldır. Diğerer bir alevi katliami yapilan bir şehirden geliyor ailemin diger yarısı, ailemin büyükleri, tanıdıklarımız ve dedemlerin komşuları tam o katliamın ortasında kalmışlar ve biliyormusun üstad,bir akşam öncesi mahalleye koktu yemek komşumuzada ver hanım demiş ali dede....Ertesi gün annem kabı yolladı meryem ana demiş,bir akşam önce pişirdiğinden zıkkımlanan ırzı deli ve bu söze açmış kapıyı meryem ana...Pala'sı yüzünde parlamış ali dedenin ve ocakları sönmüş... Bazıları bunu anlıyamaz, çünkü anlamak için vicdan lazım önce, oysaki bazıları hala, "ama şöyleydi efendim" diyebiliyor.
Fazla yazmak istemiyorum, malum bazı cevreler tarafindan biz alevilerin, hep mağdur edebiyatı yaptığımız savunuluyor, verdiğimiz rahatsızlıktan dolayi özür dileriz, tabii sizin yaşadıklarınızın yanında, onca katliamlar, baskılar, aşağılanmalar, iftiralar bir hiçtir, özür dileriz bilemedik afedersiniz... Kücük bir hatırlatma da bulunmak isterim, kıymetli yiğit yüreğinizin nezdinde, bu katliama karşi başka bir katliami örnek verip, olmayan vicdanlarını rahatlatmaya calişanlar, "insan değilsiniz sizler", ve hiçbir zaman olmadınız,olamayacaksınız da... sizi allaha havale ediyorum.
Yiğit yüreğinin gölgesinde palazlandığım değerli can,alevilerin büyük ihtimal ile, sazlarını ellerine alıp "canlarını" anarak, ağıt yakacakları katliamdır, aydın, vicdanlı, ve güzel insanlar da onlara eşlik edeceklerdir büyük ihtimalle.(!) Muhlis baba'dan gelsin o zaman.
Düşenin dünyada dostu yok imiş Yine gönlüm hoş değil
Çok büyük değerlerini kaybetti o gün türkiye... şair metin altıok, yazar asım bezirci, sanatçı muhlis akarsu, şair behçet aysan, üç telli curanın ustası nesimi çimen, karikatürist asaf koçak, şelpe tekniğinin önderi hasret gültekin... ölenler arasında hollandalı araştırmacı carinna cuanna da vardı, daha henüz 12 yaşında olan koray kaya da... 33 can... kimisi nişanlıydı, kimisi üniversiteliydi.. doktordu, eczacıydı, mimardı, mühendisti, öğrenciydi onlar.. anadolulu, rumelili, karadenizli, akdenizli, egeli ve dünyalıydı onlar...bu utanç son bulsun artık...
Yiğit yüreğine,yanık türküler yakıyorum üstad,sen çok çok çok yaşa...Hüzünlerle dolu yüreğimi bırakıyorum satırların arasına ve yangınımla ayrılıyorum yine gelmek üzere...Gönlüm dolusu sevgiler...sağlıcakla kal koca yürek..... peri
Boşuna giden masumlar kimin politikasıydı acaba unutulmaz unutulamaz sahteler toplanmış canlı canlı can almaya sanki yemin etmişler Güne yakışan ve unutulmayacak çok anlamlı dizler yanansa ailleler üzgünüm çok saygılar
Yüreklere işleyen o karanlık günü ve giden güzel insanları Unutmak mümkün mü.?evet sevgili Bülent hiç bir dinde yer bulamaz bu aymazlık Bu nasıl bir din anlayışı akıl alacak gibi değil. Ne diyor Kuran bir insan öldürenbütün insanlığı Bütün insanları öldürmüş gibidir diyor. Allah rahmet eylesin yattıkları yer Nur olsun. Onları asla unutmayacağız. Hoşça kal duyarlı yürek
Minos tarafından 7/2/2014 7:58:47 PM zamanında düzenlenmiştir.
21 yıldır yanıyoruz.Türkülerimiz yanıyor.şiirler tutuşuyor yüreklerde. yakanlar ve onları koruyanlar çocuklarını nasıl okşarlar ki.. Nasıl bakarlar insanların gözüne..
çocuklarınada yaptıklarını dürüst bir erdemmiş gibi anlatarak sanırım okşuyorlar onları ..onlar o kadarki kişiliğin yırtıldığı bir kansızlık oyunu gibi..yüreğine merhabayla abim yine çok mutlu ettin
çocuklarınada yaptıklarını dürüst bir erdemmiş gibi anlatarak sanırım okşuyorlar onları ..onlar o kadarki kişiliğin yırtıldığı bir kansızlık oyunu gibi..yüreğine merhabayla abim yine çok mutlu ettin
avuçların içinde terli bir iblis alkışı seslerin rengine binmiş siyahi dinsizliğiyle puşt bir uğultu arka planda leş kuşlarının yumruklarını sıvazlaması otuzyedi kere ölüyor otuzyedi kere doğuyor kent
........Canlar yandı Sivas'ta, yürekler yandı dünyada.Ancak her nedense birileri büyük bir haz aldı bu yangından. Canlar diri diri yanarken; tahriklerden söz ettiler. Dışarıdaki halktan hiç kimsenin burnunun kanamamasından duydukları sevinçle dualar ettiler. ......İzlediler onca canın diri diri yanışını, pembe aşk dizisi izlercesine. ......Duyarlı yüreğin yaşanan bu acı üzerine yazdıkları çok anlamlıydı. Hisseden yürek ve yazan usta kalem sahibin içtenlikle kutluyor, selam ve saygılarımı bırakıyorum dizeler arasına. ......Sağlıkla ve mutlulukla kalın.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.