11
Yorum
26
Beğeni
5,0
Puan
2987
Okunma

nasırlı bir geçmişin izlerinden sürüyüp geldim sana
sen kararlı bir bakışla geziniyordun uzak bir kentin kıyılarında
dağ başı çaresizliği ve yalnızlığı taşıdım sana kanatlarımla
silik düşler kurdum kimsesizlik kokan üstüm başımla
kaygılı sözcüklerim,defolu düşlerimle
yağmur altı ülkene sığındım kaçarak yalancı iklimlerden
martı kanatlarından taşınır emsalsiz şiirlerin avuçlarıma
tanrısal bakışlarınla düşerken uykularıma
uçarı sözcüklerim ve savruk hayallerim dökülür parmak uçlarına
el yordamıyla içiyorum titreyen ayışığını sakallarından
en dik tepelerde bitiyor taptaze umut çiçeklerin
seni öpememek o dorukların adı
ve ulaşamamak sana zirvendeki bembeyaz karlar
rüzgarlara ıslıklar yüklüyor yamaçlarında açan menekşeler
ben yapraklarını sayıyorum sararmış bir papatyanın
güzün sancısı, güzün sarısı,güzün kuruyan yapraklarıyla
eylülden kalma bir çiçek soluyor arka bahçemde
gözlerin yakın ederdi bir kıyı kentini bakışlarında
ellerin heybesinde bir çocuğun bir demet kır çiçeği
yüzün bir iç ülke kayıp coğrafyalarda
öyle çalkantılı bazen de durgun
gamzende oyalanır bir kaç su kuşu
yüzünün aydınlığına varmak için yarışta
kimseler bilmezdi oysa
sakallarından çocuk kokusu gelen
ağzından ayışığı fışkıran
ülkemin bir ölü ozanına benzerdi suretin
seni sevmelerim değildi boşa
sana bir umut yollasam güneşin doğduğu yerlerden
geceler geceler biriktiriyorum sana bu çığlık sağırı kentten
kırık hayaller sakladım gülüşlerimin arkalarına
sessizlik sahne aldı ömür resmimde
gövde gösterisi yaptı yalnızlık bütün ihtişamıyla
yaralarını al gel sevgilim
gün yüzü görmemiş sözcüklerini
küfredelim beraber karşımızda dikilen bütün duvarlara
kendimizi savurmuşluğumuzla
bir şarkıda demlensin çift yönlü hayallerimiz
ihbar edelim yalnızlığı rüzgara
savrulsun çok uzak diyarlara
pırıl pırıl dalgalı bir deniz sabahında açacağım eşiklerinde
güneş doğana kadar kalacağım kıyılarında
yazları bekle sevgilim
umut hiç görmediğin bir kuşun kanatlarında
konacak pencerenin pervazlarına
nabzını boğan düğümler atacağız hayata
artık sevilmeye terkedecek usulca kendini zaman
asi bir resimsin karşımda kıpırtısız
inadına senli düşler kuruyorum imkansız
susayan bedenimde tenin
ruhumda hislerin gezinirken
sorma yaşımı yaşanmışlıklarımı
susalım sonsuz bir zaman aralığında
dolaşalım el ele çocukluğumuzun yağmurlarında
seni özleme vakitlerine kurulsa bütün zamanlar
terkisinde unutsak bütün çıkmazlarını hayatın
sarılsak uçarı vakitlere
tanrıdan sadece birbirimizi dilesek
umudumuz kadar taze olsa aşkın ihtişamlı duruşu