Ölmek fiiliyle bağdaştıramıyorum seni.
Mezarın hala sıcak,
Bizden uzaklaşmadın biliyorum..
Yüreğimde bir bavul dolusu pişmanlık var,
Ve..
Keşkelerim, sırtımda binlerce bıçak yarası!
Sana sarılmadığım,
Başucumda otururken, dönüp öpmediğim tüm zamanları,
Bir annenin, çocuğunu kaybetmesi kadar,
Acı bir şekilde anıyorum..
En çokta gülüşünü özlüyorum.
Toprağın günden güne çöküyor meleğim,
Bizim içimiz gibi tıpkı..
(...)

Biliyor musun?
Okumadık günlüğünü.
Gideceğinden eminmişcesine,
"Günlüğümü okumayın" diye not tuttuğunu görmek,
Daha fazla acıttı, daha fazla kanattı,
Durmadan büyüyen yaramızı..
Görsen keşke halimizi,
Herkesin yirmi üç düğümü var boğazında,
Ve nice özlemi..
(...)

Sanki,
Gittiğinden beri daha hızlı dönüyor dünya.
Baksana, aramızdan ayrılışının birinci ayı..
Orada da zaman böyle akıyor mu meleğim?
Lütfen,
Rüyalarıma gel.
Özlüyorum seni.

-ElifAğaç