6
Yorum
19
Beğeni
0,0
Puan
1941
Okunma

--Efsunkâr bakışların sarp dağları geziyorken
--Ecel geçidinde tılsımlı sesin yankılandı
–Ordular ilk hedefiniz Akdeniz-
Bir anda atlılar kağnılar gelip geçti gözlerimizin önünden
Yolları aştık çarşılar geçtik uzadıkça uzadı sana olan hasretimiz
Biliyorduk bir anda dirilecekler -seni- çırılçıplak -güneşi içenler-!
Kayıtsızca buğulu düşlerini bırakıp sevdiklerinin yanına
Karanlığın gözbebeğine yazdığın en yiğit destanları bile
Yılan çıyan muskası niyetiyle rivayet etmeye başladılar
Gözlerimiz çıra gibi tutuşuyor
Kulaklarımızda esiyor yalan fırtınası! -aldırmıyoruz-
Hatta çenemizi bağlıyorlar anaların yemenisiyle ama
Süremiyorlarr bu kervanı çöllere
Yanık türküdür artık ırgalanır kalbimiz sensizliğine
Dava kanatlı sürmeli gözlerin kılavuzumuz dünden bugüne
Bir askerin yitik ıslığı ardınca o ağıt senin bu ağıt bizim
Kendi dirimlerimize sana olan hasretimize katıpa yürürüz
Berzah girdabında sonsuzu emziren güzelliğin
Gündönümüne serilir tekmil bulutlardan ateşin gülleriyle
Tahta beşikten çocukluğumuzu vurur şavkıması
Gizli bir tüfek; aşikar intihar ve birden bire ayaklanır
Suretlerde belli belirsiz uğuldarız
Yer kabuğu o zaman kızıla boyanır
Ey parıltılı hilali ile bizi aydınlatan Atatürk
Senden bir yansıma olsa melâlimiz ufuklar kadar genişler
Sen yoksun ağaçlar hüzünlü; dalından son yapraklar düşer
Toprak ar ediyor bahar gelende
Sükûtun alacası yüreğimize dökülüyor
Ölüyor sevgilerimiz toy kalıyor adımlarımız
Çileye yürüyoruz yaralı gururla önümüz ardımız sis
Düş saatlerinden başka gıdamız yok
Hani olmazı olduran Erlerin neredeler
Ey savaş yorgunu Mehmetler Ahmetler gelin
Bile bile mahşer beklenmiyor
Vakit mayalanıyor ah-u zardayız
Vakit daralıyor kararıyor dünyamız
Kalbimizi cemrele en yüksek selamınla.
Seni ve dava arkadaşlarını minnet ve özlemle anıyoruz Mustafa Kemal ATATÜRK.