7
Yorum
21
Beğeni
5,0
Puan
2018
Okunma

konuşuyor şimdi şiir sana.....
cümle denizinin harf dalgaları vuruyor kumsala
ve ben senin adını sakladığım kumlardan
şato içinde gözlerini yazıyorum...........!
öksürüklü bir liman
aşağı yukarı deniz fenerinin sol ikliminde
taarruz eden yalnızlıklar iniyor gökyüzünün koyu mavisine
üzerime katık yaptığım rüzgar
sırtımın arasından aşıyor geceyi
oturduğum bankın boş merasiminde
ağır bir gül reçeli kıvamıyla yaklaşıyor hayalin
gözlerine çektiğin rimelin içinde kelebek ömrü
ve elinin avuç kısmında hep sonradan ısıttığın umutlar var......
görgü tanığı balıkçılar
gizli bir sarhoşlukla bakıyorlar
kayık içinde gönderilen kasım senfonisi
doyumsuz dolunayın aşk mevzularını resimliyor çocuk eliyle
saçların evet saçların yırtıyor patavatsız karanlığı
yüzüme değen suretindeki beyaz sayfa
her an hazır bekleyen kalemime göz kırpıyor
acıklı ne varsa hayatın dallarına asılı duran
bir çırpıda anlamlı yaprak yeşili büyütüyor aramızda.....
şimdi kocaman bir ağır aşkla sarılma vaktidir sana
gece durmadan ağıtlar yakarken sevdalısı yağmura
çok eski anılar kanıyor karşı kıyının ışıldak sevişmelerinde
ve durgun bir öpücüğün olgunluğunda
dudak arasından bir şarkıyla
dudaklarına besteleniyor zamanın durduğu an.............
hadi seyret denizi birazdan açılacak sular yaşam çıkıp gelecek...
5.0
100% (22)