5
Yorum
15
Beğeni
5,0
Puan
1376
Okunma

Nemi kurumaya başlayınca mevsimin
içime doluşu güç oluyor
yanmış et parçalarıyla
en sanatsal sergiye açılıyor gözlerin
bir çay demini bekler ocakta
şekersiz ve kan misali
içmeye seni hatırlamakların
Anlatamadıklarımdan fazlası diyorum
anlatsam yavaşça dolmayacak
hiçbir şey daha yalın ve açık
ikiye ayrılacak sadece
tam da şehrin ortasında
fırının karşısında
sigara külleri savrulurken
ulaşamayacağım o gençliğe
Birikiyorum... Duyduklarıma inanmayacağım
her yer de şikayet
şehir kararınca her şey daha kolay
uyku kıyıda
çorbacılar dahi su katmıyor mercimeğe
camilerin kapısı kilitli
ellerim tiner kokabilir
sen nerede... ah deposu kilitli gökyüzü
yağmur bir yerde, inanmıyorum üzümlere
sarhoş gecelikleriyle en değerli yerinde
ne taşıdığına bak
İçime dolmasından
hemen bitmiyor kırgın ışıkların dansı
parasız bu eğlence
kötü bir alışkanlıktan başka başka
bir gün gelipte ayrılacağın otel odası
biraz ötede yazar kızlar
karagünler için ayrılmış bu oda
bu kalp iki karpuz taşımaktan aciz
yarınca suyunu tam ortasından
bıyıklı bir kediye kalır artık bu sevgiler
...
suyu çıkmış denizin nedir ki günahı dolmaktan başka
kabahat deliksiz bırakmak tüm masum duyguları
5.0
100% (18)