0
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
1153
Okunma
sabahın ilk ışıklarını satan boşluğun sesi
sessizliğin damlardaki inlemesi dinmedi hala
sizi düşleyerek başka şehirlerde açtım gözlerimi
dikenler battı
baktı
burcunda gül olmayan
zamanın fırçasıyla atılmış her kesik
her kesik kendi uzunluğunu kısaltıyordu
ağaçlara bir selam kuşlara haber
içinin donuk sözlerini rüzgarla paylaşan hava
ne olur
bir demet hayal versene bana
büyüsü gizlenmiş sisler duruluyor
bir kadın bile belirdi demin
köpeklerin havlaması ve senin ağlaman
camdan sızan bakışlar gibi sarılsa bana
yapraklarını öperdim bahçendeki dalların
oda dolusu biraz göz yaşı
ve biraz anasonlu sonbahar kokuyor uçurumlar
Tahsin uyuya kalmış elindeki resimle
ara sıra köpüklü bir ses hala seviyorum diyor
pencerelerden kaçıp giden eski sevgilisine
birazdan iş güç başlar
motorlar kükrer erir içimin beyazı
bir sağanak patlasa da bugün işe gitmesek
gitmesek işe
kağıt mı kanar demir mi
hayat dediğin cebin delirmesi mi.
5.0
100% (15)