9
Yorum
14
Beğeni
5,0
Puan
1810
Okunma

eski uykunun yeni düşü gül reçeli kokusuyla dursana odada......!
kucağına yatır pembe dürülü bulutları
sen diğer aklımın tersinde açarken
tüm çiçekler neden hep düzüne işleniyor
bahar saçlarında cır cır böcek ayı
sağanak tramvaylar düşüyor gözlerinin raylarından
bir diyorum şah/damar çıkıp gelse sokağın dörtgen yerinden
o zaman aşk harcanamaz peşin peşin yüreğe akıtılır yağmurda.....
sırat karşı pencerede kurduğum düşlerin rahmi
düşün diyorum düşün artık çığlık saçarak geceye
delilik bin pişman akıllı siyah/larımda
palyaço yüzünü çıkar at diyorum eskici berduş acılarda.....
isminin tek harfinde bağlaç kuran çingene gibisin
çıngıraklı bir resmin en önde duran yılandan bir önce
tuhaf bir ayrıntı duraksarken tıkanmış bulutlar çarşısında
caddeler kelebek ömrünü andırıyor
ha son geldi ve ilk gitti noktasında virgül ağlıyor.........
intihara meyilli dünya kopuk hayaller rıhtımında astı sesini
lal doğacak doğacı bebek ve irin bir ekim sığınacak kuşkulu bir öyküye....
karmaşık geliyor değil/mi harfler o zaman hoşçakal...!
5.0
100% (17)