2
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1049
Okunma
Taştan badire bir badiye sonumuz
Yağmur yağar dolu kar
Umursamaz her yanımız
Bozuk her yanımız
Akar gider dere boylarında zenginliklerimiz
Anne bilir
Baba bilir
Hemen hepsi bilir
Pişer gider aşımız yuvarlak tencerelerde
Kaşıklarımız dörtgen köşe köşe çalışır çenemiz
Ve ağırca bir “evet”le daha
Bir daha köşe köşe çalışır çenelerimiz
El etmiş, gül etmiş ninelerimiz
Bakmış bakmışta az biraz almış analarımız
Yufka yufka bakmış değersiz bulmuşsa kızlarımız
Sonrasında da az biraz ciddice bakmış gelinlerimiz
Ama eyvah!
Vakit geçmiş
Sularımızla
Toprağımız aşımızla
Kirlenmiş beyinlerimiz
Davullarımız televizyon görüntülerinde
Şarkılar bir tuhaf gençlerimizin ağzında
Ana dilin haricinde
Ve yok naz bir tertiple çalışırken fabrikalarımız
Evde çamaşır, bulaşık kombilerimiz
Bir de fırlama tekniği ile yok edildi ormanlarımız
Eyvah eyvah!
Küçülürken ormanlarımız
Evlerini
Yani yazlıklarını
Yani kışlıklarını
Yani
Ve hatta yan yana kat be kat apartmanlarını
Büyüttü ormancılarımız
Yahut
Yavşakça vurgunlara durdukça işbirlikçi vurguncularımız
Aç kalmaya mahkûm edildi kendi emeğinin değerini bilmeyen
Ve hatta inkâr eden emekçilerimiz
Gide gide yalnızlığa boğulan
Anca şimdilerde psikologu terapisti kabul eden bedenimiz
Hasta olmayı normal
Anormal olan ilaç paralarını normal
SAYMAKTA..
5.0
100% (2)