1
Yorum
5
Beğeni
0,0
Puan
989
Okunma
hep aynı şeymiş gibi dönüyor ayaklarımız
ellerimiz biliyor olan biteni
kırlar okşayacak olsa parmağına batan nemi
ve o renkler
tükenecek bir son için daha güzeller
neden iki kişilik olsun ki aşk
ama yalnız düşüyor yapraklar
eğer duymaz olursa birileri
mevsimler geçip karlar yağacak beyaz anıların üstüne
hiç olmadınız hiç olmadınız aslında
olmadığınızı inandıramadım kendime
ne zaman yağmur yağsa telaşlanıyordu dallar
kapılıyordu ellerini ısıtmanın derdine
sislerin yaralarımızı sardığı doğru
kapanacak elbet bu iyot kokusuna bulanmış gün
buğu silici rüzgarların şehvetinde
tanrı yüzlü çocuklarımız olacak bir gün
şimdi tekrar ederse bahar
ve o kokular anımsatırsa papatyaların üzüldüğünü
ağlayan çiçekler peronunda kalbine damlayan
beyazın kızarmasına ne diyeceksin
ne diyeceksin
al yanakları utangaç karanfilim.