1
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
1410
Okunma
Kan ve Sarma
durabilirmiş yasemin kokusu
Çürüdün mü çiçeği Yaşadın mı suyu
hepsi koklaşarak gecenin koynunda
âh devrilen gök ve yansıma ay
şahit misiniz kaybolan ânlara
kimsesizliği ırk olan insanlar
nesillerinden öğüt almaz
içtendir
yangın çıkıyor efsun bakışlarda
büyücülerin keskin uçurumlarında
sarkıp duran babamın saati
hancı ve yolcuyu devrediyor
yaşamaya pay çıkartıyor Konuk mahallesi
dallarına iyi bakıyor okul zili
buluşmalar savruluşlara denk gelince
kötü bir gelinin eline düşüyor dünya
Serapeum’da tanrımı azaltıyorum
ölümsüzlüğün anahtarı bendedir
çalakalem yazılı yazgıları içerir ağlayışlarım
gövdemi kan da götürebilir
küçücük bir aşk da
yol yeter ki yol anlamından kazınsın
yüzünü yüzümde bırak,
yüzün dinlensin bırak.
acı yeni ölen çocuklara
fitil diye verilir
zaman korkusudur bu yaşamak
yarına bırakılmış güceniklerle
kelime katıp sazın özüne
duyurmaktır aslolan gemideki küçümsenmeyi
yarmalar ve kavgalar dağılınca
insanın ilk kez sesini duyduğu karanlıkta
ölmek Halil ibrahim sofrasında
yatarmış saçları yan yan
kuzeymiş batıymış ilgilendirmiyor
yatağımda gezen örümceği
kadınların ağızları kitap gibidir örneğin
bunu duyan olmasın
olmasın terasların ferahlığında dilleri
sevişmeler öncedeydi
gitmelere çok yakın
sarmalarmış içindeki Körbeyi
tabutları gezdirince gözleri
durabilirmiş Yaşamak oğlu!
Payanda
5.0
100% (8)