1
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
969
Okunma
Güneş, ay, yıldız, hepsi seni takip eder
Belki cazibenden, belki de bilmiyorum, yok yani neden
Hayat boyu öğrendiğim, bildiğim tüm ilim sen
İlim aşktan geçer, hangi ahmak der ’aşk cahil eder’
Düşünüyorum...
Sensiz her dakika için gökyüzünden bir yıldız düşürüyorum
Karanlık beni, kendine müptela etmiş
Aldatıp onu, beyazın temsili yüzünle gülüşüyorum
Huyum değildi, karanlıktan vazgeçip aydınlıkla konuşmak
Ama volta atmakla zaman geçmiyor bu karanlık koğuşta
Sebep işte budur, gözlerin tüm karanlığı yok eder
Bir nida atıp gönül, der ’’koşmak zor değilmiş bu yokuşta’’
Bu yolun sonu sana çıkar, gözyaşlarımı sensizlikten çıkart
Elde kalan hasret, bu sonuçtan matematik dahi bıkar
Elim kalemle, kalem kağıtla, kağıt zamanla dost oldu
Nasıl bir denklemdir sensizlik, tüm çözümleri tıkar
Bir sen, bir ben, işte bu benim bütün çözüm kümem
Cevabım, fikrim, düşüncem sen, sensin döngüm güne
Sensin gökyüzüme güneş, sensin ömrüme eş
Sensin bana tat, balsın ılık sütte
Adını duyduğunda parçalanır, dağılır göğsüm
İçimde sen ve aşk kördüğüm olmuş, gördüm
Ben gittiğim her yerde anlatırım, kahramanı sen olan bir öykü
Gezdim,gittim, geldim anladım sen şu küçük adımlarıma yönsün
Senden başka yönü göstermez bu kırık pusulam
Tepemde takip eder beni, umut yüklü bulutlar
Yağar duygu yağmurları... koş gel!
Bizi ıslattığı vakit, birbirimize düğümleyecek bu sular
Deme; bu su temiz mi? Deniz kadar derin mi?
Göçmen kuşlarız belki de, burasıda evimiz değildir
Duyulan ne? Gördüğümden emin değilim
Söyle; ellerin, yurtsuz ellerimin evi değil mi?
Evet diyorsan, ki tüm umudum ve içimden geçen; evet !
O zaman geçip tüm yolları ellerine tutunmam gerek
Hayır diyorsan, hayırı cevap kabul etmiyorum
Yalvarırım içinden bu düşünceyi def et !
5.0
100% (1)