2
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
798
Okunma
Dün çakıl taşlarına yumdum gözlerimi
ve bir cinayet daha işledim uyuduğumda
sana dokunmak yoktu içinde
pembe binalar, aç çocuklar, şair isimleri yoktu
sabahın yedisinde tuğla çekiyordu bir inşaatta amele
bir kız çocuğu kırmızı kaleme yirmi beş kuruş eksik bakıyordu
yanaklarında kırmızı çilleriyle yaşama heveslisiydi sabahın yedisinde
annesine yatılı bakıcı arıyordu bacak damarları çatlamış bir kadın
güneş yoktu, sen yoktun
bir sigara yakalı misali uzun zaman olmuştu ve bir sigara daha yakıldı
temizlik işçilerinin arasından geçerken
dünden kalma bir çorbacıda yirmi dört saat önce okşamıştım ellerini,
zaman yoktu, şiir yoktu
sen yoktun
geri dönmek istiyordum sadece,
siyah çocuk yanıma parlak çakma saatlerle yanaşana kadar
o ülkesinden uzakta, ben içinden uzakta
bir benzerlik kurulana kadardı, hüzündü bileklerim
sanki emekli olmuş ama emekli maaşı bağlanmamış bir yaştaydım
hayat uzun diye sayıklaya sayıklaya kaldırımlara baka baka
yürüyorduk,
bir milli piyangocuya tebessüm ettim, bir mendilciye,
bir köpek yavrusunun kum yığınıyla oyununa
üstelik güzeldi yeni evimin bahçesi ve balkonu
belki de alışamamıştım bu uykuya, rutubet yoktu
uçurtmalar, deniz kokusu, midyeciler yoktu
sen yoktun, şiir yoktu
...
5.0
100% (13)