1
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
1186
Okunma
karanlıktan korkmam tutarsan ellerimden
üzülmem bir de kaderime, incinmem
hasret şarkıları dinlerim o bildiğin yollarda
tutunurum ceplerime
baba kesir
gençliğimde ölüyor yavaş yavaş
egzoz gazlarına mutabıkız ak çiğ yerlerimizle
üşüyorum diyorsun
üşüyorum
ellerim ceplerimde
bilardo oynamayı benden iyi bilirsin, ıslata, ıskata
tavla oynamayı da, hep yeksin pek ala
ve ayrıca okey de taş çalmadan elini bitirmeyi
bu kadar eski oyunda uzmanken sırma saçların arasındaki misafir
onu öpmeme izin vermiyor mezarlık
ılık ılık belin üşüyor
belime çok uzağım
ellerim ceplerimde
ah nur içinde uyuyan keskin ay
dalında bülbülü kalmamış şehirler
nasılda gözümde tütüyor bir bilsen deniz
hani ormanına dalıp, bataklığına düşmeden önce
baba kesir ,mazi yiğit olsa böyle kancıklık yapmaz
çuhada yeis, yasin parçalanmamalı
gözlerinin adağında kanamalı bileğim
görmemelisin
karanlıktan tutarsam korkarım elbette
çöp tenekesi gizler sesimi sokaklarda
bilmez kimse osmangazinin kedi sevgisini
paşa beyler uyurken gâhlarında, garda bir tren
keşke bindiğim biri de sana gelse
ellerim ceplerimde
bakmıyorum hiç kimseye
onların elleri başka ceplerde
kimi kalp, kimi cüzdan hırsızı
ellerim ceplerimde
yıldızlardan başka yarenim yok adımlarıma
ellerim ceplerimde
neden diye sorma, sorma işte
çıkarırsam ellerimi ağlayacağım
sileceğim gözlerimi ellerimle
ben onları sana saklıyorum
ister sil gözlerini, ister tut ebede
bil ki onlar ceplerimde
bil ki yalnız seni sevmek için hasretten ceza cebimde