Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
Yusuf Eymen
Yusuf Eymen

kırmızı uçurumlara nazire

Yorum

kırmızı uçurumlara nazire

( 12 kişi )

6

Yorum

16

Beğeni

5,0

Puan

1573

Okunma

kırmızı uçurumlara nazire

avuçlarımda yeni ve küf kokulu öyküler biriktiriyorum
bu bir intimakdır ayrılıktan sevgili
reçete yazısı kadar okunaksız
kuyulara eğiliyor yıldızlar ağzımda
gülüşünün saçaklarına konuyor kuşlar
gözaltlarında biriken yarım aya düşüyorum
ve mavinin en sığ damarında
-düşünde bilye bulmuş çocuk şenliği ile-
uçurtmalar salıyorum bütün uçurumlara.

güller koktukça kalbinde
ağzımdan ağzına baharlar fışkırıyor
ateşten süzülmüş bir şefkat oluyor bize sevmek
dilimizde eski şarkılar
eski bir destandan kalma
tarih boyu sevda masalı ellerimiz
savaşlardan
yıkımlardan
zehre sevdagecelerden kopup gelmişiz sevgili
maviye kesiyor kelimeler bak
kendine uçurumlanıyor arzu
ağzım değdiğinde ağzının hançerlerine
ve göğüs uçlarını ısırmamla açıyor yeniden
kitaplar arasında unutulmuş güller.


sayrı bir yatağım kendi yalnızlığında üşüyen
düş kurarak avunuyorum
ve avutuyorum mevsimsiz kuşları
kuyulardan kurtuluyor bütün yusuflar
çöle bahar
gönle ebemkuşağı doluyor
-biraz camus okumak gibi bir şey
ya da kafka olup sevişmek milena’yla-
derken koşmaya başlıyor çocuklar
dağların doruğundan bahara dökülen aşık kadınlar
dörtnala atlar
kılıçlarında yavuklularının resmiyle savaşçılar
çıldırıyor dünya sevgili
çıldırıyorum bedeninde amber kokusu var.
aklının pencerelerinden soluyorum hayatı
ruhunun üşümelerinden
karnının yumuşaklığından
dudaklarından
ellerine hamaklar kuruyorum
ürkmesin diye kelebekler
usulca uzanıyorum kıvrımlarına teninin.
yüzünün gözlerinin
gözlerindeki sevda çapağının
dünyayı değiştireceğine inanıyorum
ellerini tutarak yürüsün diye çocuklar
hayra yoruyorum yanlış girilen yolları
seninle sevişirken sana benziyorum çünkü
sesine benziyor sesim
iniltilerine sarılıyor iniltilerim
iliğim iliğindeki hasrete taşıyor
şehvetle duvara yaslanıyoruz ağlamasın diye kimse
-hatta yakup bile-
aşkla başlayıp aşkla bitiyor
öyküleri kuyuya düşmüş çocukların sonatı.


kendimi yeni ve küf kokan öykülere vuruyorum
iki denizin çalkandığı
iki buludun yağmaya meyyal olduğu gökte
yıldırımların asi ve mücrimce
çocuk kahkahalarına düştüğü yerde
birazdan öpüşecekmiş gibi telaşlı
bir dudağı başka bir dudakla örterek
yani dolsun diye ruhumuzun tüm boşlukları
serbest edilse elele dolaşması sevgililerin
serbest olsa ana dilde eğitim mesela
-merdivenleri unuttum sanma
elbette tüm boşlukları da-
dilimde annemin göbek bağı tadı
kan tükürerek hançerlenmiş tüm sözlere
bu güne ve elbette yarına
zambaklar ekiyorum dört yanına dünyanın
paylaşılabilir bir gökyüzümüz olsun diye.


Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (12)

5.0

100% (12)

Kırmızı uçurumlara nazire Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Kırmızı uçurumlara nazire şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
kırmızı uçurumlara nazire şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
İsmailoğlu Mustafa YILMAZ
İsmailoğlu Mustafa YILMAZ, @ismailoglumustafayilmaz
14.11.2017 08:13:21
Gönül dostu; Güzel şiirinizi severek ve taktir ederek okudum...
Beğendim...
Kutlarım…
................................................... Saygı ve Selamlar.
türkmendağlı
türkmendağlı, @turkmendagli
26.3.2013 22:42:40
kırmızı uçurumlara nazire

avuçlarımda yeni ve küf kokulu öyküler biriktiriyorum
bu bir intimakdır ayrılıktan sevgili
reçete yazısı kadar okunaksız
kuyulara eğiliyor yıldızlar ağzımda
gülüşünün saçaklarına konuyor kuşlar
gözaltlarında biriken yarım aya düşüyorum
ve mavinin en sığ damarında
-düşünde bilye bulmuş çocuk şenliği ile-
uçurtmalar salıyorum bütün uçurumlara.

güller koktukça kalbinde
ağzımdan ağzına baharlar fışkırıyor
ateşten süzülmüş bir şefkat oluyor bize sevmek
dilimizde eski şarkılar
eski bir destandan kalma
tarih boyu sevda masalı ellerimiz
savaşlardan
yıkımlardan
zehre sevdalı gecelerden kopup gelmişiz sevgili
maviye kesiyor kelimeler bak
kendine uçurumlanıyor arzu
ağzım değdiğinde ağzının hançerlerine
ve göğüs uçlarını ısırmamla açıyor yeniden
kitaplar arasında unutulmuş güller.


sayrı bir yatağım kendi yalnızlığında üşüyen
düş kurarak avunuyorum
ve avutuyorum mevsimsiz kuşları
kuyulardan kurtuluyor bütün yusuflar
çöle bahar
gönle ebemkuşağı doluyor
-biraz camus okumak gibi bir şey
ya da kafka olup sevişmek milena’yla-
derken koşmaya başlıyor çocuklar
dağların doruğundan bahara dökülen aşık kadınlar
dörtnala atlar
kılıçlarında yavuklularının resmiyle savaşçılar
çıldırıyor dünya sevgili
çıldırıyorum bedeninde amber kokusu var.
aklının pencerelerinden soluyorum hayatı
ruhunun üşümelerinden
karnının yumuşaklığından
dudaklarından
ellerine hamaklar kuruyorum
ürkmesin diye kelebekler
usulca uzanıyorum kıvrımlarına teninin.
yüzünün gözlerinin
gözlerindeki sevda çapağının
dünyayı değiştireceğine inanıyorum
ellerini tutarak yürüsün diye çocuklar
hayra yoruyorum yanlış girilen yolları
seninle sevişirken sana benziyorum çünkü
sesine benziyor sesim
iniltilerine sarılıyor iniltilerim
iliğim iliğindeki hasrete taşıyor
şehvetle duvara yaslanıyoruz ağlamasın diye kimse
-hatta yakup bile-
aşkla başlayıp aşkla bitiyor
öyküleri kuyuya düşmüş çocukların sonatı.


kendimi yeni ve küf kokan öykülere vuruyorum
iki denizin çalkandığı
iki buludun yağmaya meyyal olduğu gökte
yıldırımların asi ve mücrimce
çocuk kahkahalarına düştüğü yerde
birazdan öpüşecekmiş gibi telaşlı
bir dudağı başka bir dudakla örterek
yani dolsun diye ruhumuzun tüm boşlukları
serbest edilse elele dolaşması sevgililerin
serbest olsa ana dilde eğitim mesela
-merdivenleri unuttum sanma
elbette tüm boşlukları da-
dilimde annemin göbek bağı tadı
kan tükürerek hançerlenmiş tüm sözlere
bu güne ve elbette yarına
zambaklar ekiyorum dört yanına dünyanın
paylaşılabilir bir gökyüzümüz olsun diye.

Şiirinizi kutluyorum.Yunus diyarından selamlar.
Kadir YILDIZ
Kadir YILDIZ, @kadiryildiz
8.2.2013 00:18:14
mavilerde kalsın hep yüreğiniz
harikaydı
tebrikler bıraktım
dua ile
Kalimera.
Kalimera., @kalimera-
7.2.2013 22:43:45
5 puan verdi
en sevdiğim çiçek zambak

bende apayrı bir yeri var

ne nazenin ve umut doludur o çiçek.

şiir de çoğunlukla maviye durmuştu
umut olmuştu
ama yer yer dudağımı kanattı......güzeldi.
Nevin subaşı
Nevin subaşı, @nevinsubasi
7.2.2013 22:24:21
Sen yürüyebilesin diye şiirin ve aşkın çöllerini
bulunduğu tepeyi terketmeyen bir okçuya kesildi yüreğim

Sen uçabilensin. uçurabilen donakalmış her gövdeyi

ışığım, oğulum, sevgilim...

bütün aşklar sana ulaşınca mutmain
bütün güller sana helaldir

içimi yaka yaka ak ve geç
sonsuz kanatlı gökyüzünden ülkemin
ki budur boynunun borcu şiirden ibaret yurtsuzluk senfonisinin
- şiirir tersinden de okudum hiç de fena değildi-
usul usul inledim ya bir defada öderim

sakın incinmesin serçe telaşlı kardeşim
sakın incitmesin ışıldayan gözlerin


Not: zilleri çalıp kaçan çocuk :)

wewin tarafından 2/7/2013 10:27:49 PM zamanında düzenlenmiştir.
Feyza Can
Feyza Can, @feyzacan2
7.2.2013 17:12:57
5 puan verdi


kirmizi siir.



© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL