1
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
1162
Okunma
Acile kaldırıldığım ilk günün gecesine doğru yazmaya çalıştığım şiir;
Bitkin Sulamaları
burada dokunduğum yerin izleri
kalbim yerinden çıktı, yanındayken olduğu gibi
bir ses kısacık bir ân tanrının yanındaydım
eski bilmecelerle oyalandırılmış çocuklar gibi
ölümün üzerine cevap arıyordum
burada azaldığım yemin sisleri bulamadım
raylar kıstırılmış siyah kaygılarımda
donuk pencere gördüm
donuk yüzler
kendime geldiğimde kendime
renklerin kokusu yürüyordu barok’a
fırtına kadar delirmiş annelerin
muskalarında ne yazıyorsa? işte ondan
bitirebilirdim işte bu soğuk sayfayı korkmadan
ama öyle olmadı bu kez, diyeceklerim bitmemiş olmalıydı
kahrolası çiçek suları! ve fal bakan körler –alt et yağmur
ve yağ! (kadınım
küçücük parmaklarına
birkaç yıldız
dolamalı, gece olunca)
ıslandığımda yok kuruduğumda
kuruduğum da yok ki ıslanmayınca
hızlı hızlı yürüten beni, sahici aklım
eski bir rehin oldu karıncaların kapılarında
bulut ve göğ ve deniz
biz kimiz- biz kimiz- biz kimiz
iyi biliriz…
ölmek her insanın en doğru yaptığı şey!
en yalansız, yalansızlığa en nasıl oluyorsa;
ırgat pazarına dönmüş vücudumla
eziyordum acılarımı, temiz bir yemeğin başına
oturttum kara günlerimi, demli Allah güllerini
gravürü ruhumun orada
perçinlenmiş ağıtlarla.
anladım kâim değildi sözcüklerim
anladım kâimdi sözcüklerim
sanrılarım arttı, rimbaud hastalığı
belki şiir ve hayat yüküydü küçücük omuzlarım
çökmüş bir meleğin seviciliği üstünde
şeytana yatırılmış bir illüzyon kaderim
lânetimi kabul ettim!, sevdim kuşlarını ellerin
burada dokunduğum yerin izleri
nifak tohumları, gölge sayımları ve
birkaç dünya tiratları
yaprağın düşmesi gibi bir şeydim
oracıkta yağmuru söyleyemedim
metruk bir ağrıyı ağırladım
karşıladım ince tabiat olaylarını
gecegenimde karartılmış bakışlarımla
kalbim yerinden çıktı
ölüm
donuk
pencere
resimler ve çift sarılı bıçak
kahve gözyaşları
somuk aşıları
fil dişleri
ses böbürlenmeleri kanlı ağzımda
kelebek
yavaş
sürüne sürüne – pis örtüler
kahpe kepâze
ince orospu
düşük tiren
suyun üstünde bir bilmece
gece gece gece gece gece
sabah sabah sabah
üç mum üç
uç kuyu uç
tum!
dum.
Payanda
5.0
100% (6)