Turna Kuşu ve Yaklaşımlar Uzaklara


Gece’ye…


bugün bana turna kuşu armağan ettiler
sonra yine sustum bütün ağzımdan çıkarken
her şey, onlar sandı konuşmak
sandı yaşamaktır yaşlanmak, bir kurşun
hesabım vardı, görev bitince alınacak.
aşka çivili, tastamam garip bir ölüyüm
nerden çıkartırlar ki yaşadığımı?

bitirdim
içmediğim denizleri
bu nasıl olurdu – işte öyle
çocukluğumu isteyebilseydim onlardan
belki mutluluğu acıya yeğlerdim
kadınların meyve olduğunu bildiğimdendir
soydum bütün akıllarını
orantısız bedenimle kapladım
hoyrat saçlarını. kalbime düşen ikilemdir
eylemdir, ağladığım!

ya ölmek düşer yolların borcu
ya koymak birer birer tanıdığım
bütün insancıkları! onlar için
yardımlarıyla hazırladığım mezarlarına.
…

sevdim
seviyorum
sevmeyi bilmediklerinden olsa gerek(!)

bir çiçeği hatırlıyorum
en derinç bir kadına verdiğim
direncimi kıran
sana her toprağın kokusunda bahsettiğim
zaman ölçüsünde ve dışında
olmayışında hattâ bir tanrının yanımda!

cam gözlerim, kırıldıysa
bakmasını başka şey edinerek sağlıyordur
şüphen olmasın! hiddetim
istemeyişimden onları! ve belki de
sana, rüzgârın alfâbesini ezberletip
bir uçurtma edemeyişimdendir

ama bilmeli gök
yarın yağmur yağarsa
dünden ıslanan benim!


Payanda