10
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1013
Okunma
Kara toprağa sözüm var koynuna gireceğim
O da bana ekmek şeker tuz verecek
Mavi gagalı yengeç anne ceylan avladı
Kopuk bir başla atsız yeleler tutuştu
_Elde var iki hüzün_
Ateş kokusu
Tütsü mü, anız mı, yürek mi?
Başağa sözüm var tanelerini gömeceğim ceylanın göğsüne
O da yerin en dibine batmış tohumundan taç yapacak göğüme
Bulut öpmek için yağmur olmak gerek
Sana ses verebilmek için bışkın bir şimşek gerek
Yeni bir hali var ayın
Şarkının en orta yeri kadar
Öncesine ve sonrasına mecbur
Vakit bu şehir için ayak izimin kaybolması saatine vardığında
Kaçak kötek eğreti bir veda salarım anca…
Masanın eksik ayağı yerine geçebilir mi karahindiba?
Her ölüme ağlanır
Sen yalnızca ölümlülere ağla…