2
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1051
Okunma
hani soruyordun ya
hep söylüyordun ya
neden o kadar hüzünlü yazıyorsun diye?
anladın mı şimdi?
senden başka hiç bir hazinesi olmayan bir adamdım ben
hiç bir varlığı olmayan....
dertleşecek biri olmayan...
konuşacak biri olmayan...
sarılacak
ve tutunacak bir dalı olmayan...
yalnızca sana adanmış bir hayatı olan...
ve bunu
seni ilk gördüğünde anlayan...
ve hiç ama hiç sensiz yaşayamayacak olan...
içinde sonsuz akıp giden şiirleri
hiç bir satıra sığdıramayan...
ve seninle sonsuz bir hayal dünyasında yaşayan
ve o hayallerle basit bir yaşamın içinde bocalayan...
ve bir çift cümleyle karanlıklara bırakılan...
ve sonra hiç umursanmayan...
ve hiç aranmayan...
ve hiç sorulmayan...
ve elinde telefonu amansızca parçalayan
öksüz bir adamdım...
şimdi anlıyor musun?
ne söylenebilir ki?
ne yazılabilir ki hüzünden başka?
anlamlı olan....
ve ne kadar mutlu eyleyebilirdim ki sesimi..
konuşmalarımı...
ve seni....
ne bekleyebilirdin ki?
bütün bunları acımasızca yaşayacak olan adamdan?
zehirli bir yudum suydu sana olan sevgim ve hayatım
hiç düşünmeden yutkuna yutkuna içtiğim
ve sonrasında gözlerimi kapadığım
hiç bir şey görmediğim
hiç bir şey duymadığım
ve hiç bir şey hissetmediğim
senin aşkından başka....
anladın mı şimdi beni?
ve gözyaşlarımı?
yalnızca senin yanında dökülmedi bu yaşlar
senden sonra da sonsuz kere boşaldı gözlerimden
ve soruyordun ya hani bakışlarımı
ne kadar hüzün dolu diye.....
bir bayram sabahının ayazında
kapının önüne bağlanan kurbalık bir koyundum ben
bu yüzdendi melül mahzun bakışım
bu yüzdendi yangın duruşum....
olsun...
feda olsun sana....
çünkü o an anlamıştım
asla iflah olamazdım ben
içim yara almıştı bir kere
gözlerin gözlerime değdiğinde...
Hakan Zengin
Youtube’ta "hakan zengin" olarak arama yaptırıp seyredebilirsiniz.. sevgiyle...
5.0
100% (1)