5
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1158
Okunma

Buluşmasız ıslak kavşaklarda birleşirdi göz pınarlarımız
Irmaklar sel çığlığı yanımızdan akarken yaşlı bir hüzün çarpardı
Köklerine takılırdı örselerdi çamurlu sularındaki hatıralar
Su kenarındaki saka kuşu konarken, inerdi omuzlarım
Saplanmış ayaklarım senli günlerin balçıklarına, çıkaramam
Nemin, zamanın dişlilerini paslandırdığından tüm saatler durgun
Vakit hep akşam vakti,küs kalmış güneş gölgeli yüzüme
Ne yana çevirsem gözümü, sensiz gece utancındaki karanlıkta
Su kavşaklarımız bekleme noktamız,az sonra bölüneceğimiz
Deniz çok uzak kalırdı dokunmadığımız yanlarımıza
Yangınlarda kalır mavi, alevimizle dökülürdük içimizdeki çağlayanlar
Ağlardı sakamız, kırılırdı ırmak, kırılırdı içi boş kurumuş kamışlar
İnce ney sesi sana bir mektup yazardı
Kesilirdi nefesim çınar gövdeme inat yıkılırdım
Eskiyen yanlarıma konarken yaralı bir kelebek
Gözlerim buluştuğumuz kavşaklarda kalırdı
Okyanusları çöl eyleyen hasretliklerde kavuşmasız kavrulurken
Su yanımda alev olur, sen gibi tenimi yakıp geçerdi...
5.0
100% (11)